Serdar Tuncer Sözleri

Serdar Tuncer Sözleri 1978 ankara doğumlu şair, radyo programcısı, iftar-sahur programları sunucusu, davudi ses tonuna sahip muhabbeti güzel insan Serdar Tuncer’in en güzel sözlerini sizler için hazırladık..

Serdar Tuncer Sözleri

Konuştukça çirkinleşen adamlar bir sussa, sustukça güzelleşen adamlar ne güzel konuşurlar.

Ne evliya gibi yaşadık ne eşkıya gibi. Birini bünyemiz kaldırmadı birini midemiz. Alacağın olsun len hayat!

Bir avuç Filistinliden kurtulmak isterken, yeryüzündeki bütün vicdan sahiplerini Filistinli yaptılar..

Bir çay ver azizim. Kalışları, Bitişleri, Bekleyişleri, Gidişleri ahirete saklayanlar için…

Yanındayken yok olduğun, uzaktayken yanında olan, bir sevdiğin varsa; bırak dünyayı dönsün bildiği gibi..

Gurbet neresidir diyene, O’nun olmadığı yer diyesim, O’nun olmadığı yer mi var diyene, alkıp sarılasım var!

Dünya bir acayip. Uyku bile, ihtiyacın olduğunu hissettirirsen gelmiyor…

Asıl özleyenler özlediğini söyleyecek kadar mecali olmayandır.

Derdini sade anlatan adam dertlidir . Güzel anlatan edebiyatçı. Haliyle anlatan aşık. Tebessümüyle örten arif.

Edep, dizlerin bükülmesi değil, gönüllerin diz çökmesidir.

Sevgilinin yüzünü görünce, derdi bitermiş insanın.. İyi ama derdi sevgili olan neylesin ?

Muhabbet, her gönüle tenezzül etmiyor kurbanım.

Say ki bir dağa aşık oldun; başından kar boran eksik olmayacak, dağ gibi duracaksın cümle dertlere, aşk o zaman aşk!

“Nasip” Tılsımlı kelime, muazzam hakikat. Ne güzel ne kadar güzel, nâsip…  Nasibin farkında olmak, o da ayrı bir nasip..

Kendinden bile gizli sevmek ne demek? Ne kendimi bilebildim, ne gizliyi, ne sevmeyi, ne de sevdim demeyi…

Gel dese, gitsem. Birer kahve alıp yürüsek sahil boyunca; o sussa, ben dinlesem.

Bakmasa kıyamet baksa kıyamet, ölüp ölüp dirilmek aşk dediğin.

Gerçekten özleyenler, özlediklerini dile dökmeye mecali bile kalmayacak kadar özleyenlerdir. İnsan gerçekten özlerse, özledim diyemez; ama ona bakan, onun gözlerinde özlediğini seyreder…

Ben Müslümanım ama kusursuz değil. Bir yanlış yaptığımda beni suçlayın İslam’ı değil. Ben kusurluyum ama İslam değil!

Beden yorgunluğunu iyi bir uyku alıveriyor da, gönül yorgunluğu: uyurken de yorgun..

Seni sevmek muhteşem bir yalnızlığa evet demekmiş bildim; sozlersitesi.com  pişman değilim!

Güzel olan her zaman doğru olan değildir.

Aşığın tesellisi, maşuğun her halidir.

İnsanları, bize yaptığı ya da yapmadığıyla değil, Allah’ın emir ve nehylerine riayetleri sebebiyle, sevmeli ya da sevmemeliyiz!

Kalbi yorgun olanın dili keskin olurmuş. Ya kalbi yorgunun yanında olmayacaksın ya da yanında olduğunun kalbini yormayacaksın.

Bilemedim ki hangisi daha zor; incinmemek, incitmemek, incitene dua etmek.

Kendi doğrumuza göre başkasını düzeltmekten vazgeçip, Hakk’ın doğrusuna göre kendimizi düzeltmeli belki de.

Gözlerimden dökülen yaş denizi ıslatıyor. Sevda kilim, hasret nakış, gönül derdi dokuyor. Çatlayası deli yürek ‘Sen sen’ diye atıyor. Oy gece gözlüm oy, İstanbul seni kokuyor.

İstanbul her zaman bir güzel uyanmaz, bir güzele uyanır bazen İstanbul.

Belki kavuşursam üzerim dedim. Ben senin uğruna senden vazgeçtim.

Söyle güzelim sen hiç gül gördün mü dikensiz. Gül yüzün benli de yüreğin niye bensiz.

Bu saatte uyumuyorsa insan, ya aklından zoru vardır, ya âşıktır, ya da ikisinin aynı şey olduğunu bilmiyordur.

Çok sevsek daha çok sevsek bir de çay içsek dünya güzelleşirdi, diyen bir adam vardı desinler, ben buralardan gittiğim zaman.

Değil iki kapı, yeryüzünün bütün kapılarında seni beklesem ve sen hiç gelmesen, razıyım. Beklenen senden beklemek güzel.

Âşıkların, söyledikleri çaresizliklerini anlatır, sustukları aşklarını.

Derde hedef oldum sen oksun diye. Güllere yalvardım sen koksun diye. Sen yoktun yanımda sen yoksun diye akşamdan geceden günden vazgeçtim.

Dertlerinden kurtulmak isteyen çok büyük bir dert bulmalı kendine; KUL olmak gibi. Kurşun yiyenin baş ağrısı kalmaz ya, işte o hesap.

Edeb dizlerin bükülmesi değil, gönüllerin diz çökmesidir.

Aşka dair yazdıklarımdan eller beni âşık bilir, ben aşkı bilmediğimi bilirim aşka dair yazdıklarımdan.

En çok kaybetmekten korktuğumuz anda kaybediyoruz. Kaç kez yenilmeli insan, korkusundan kurtulmak için kaybetmenin.

Belki de aşk, eller duaya açıldığında Sevgili ‘den, Sevgili ‘den başka isteyecek bir şey bulamamaktır.

İşi gücü aşk olan değil, her nefesi maşuk olan âşıktır.

Ey özüm ve sözüm olan sevgili, Özümü ve sözümü rızandan ayırma.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir