Renkli Sözler Sizlere bu güzel sayfada harika rengârenk sözler hazırlamaya çalıştık. Bu sayfamızdaki bu rengârenk güzel sözleri sevdiklerinizle facebook ya da twitterdan paylaşabilirsiniz.
Renkli Sözler
Hayat renkli olmalı. Ama boyası da akmamalı.
Gözyaşlarından sonra çıkan gülümsemeye Gökkuşağı denir.
Sevmek söylemek değil, alıp yüreğine koymaktır.
Bana söz verme. Güven ver ki, söz vermene gerek kalmasın.
Renksiz hayatımın renkli hayallerisin ve umutlarısın.
Kalbim çok hızlı atıyorsun. Şimdi kalbimden bir kaza çıkacak.
Sana içimi döksem beraber toplar mıyız?
Mutluluk; her yer karanlıkken içindeki aydınlığa güvenmektir.
Onca renk varken, insan neden kara kara düşünür ki?
Adındır alfabemdeki harfler ve adınla başlar sana ait cümleler.
Ne kadar renkli olursan ol, bir yanın daima siyahtır.
Gülüşün güzel diye etkileneceğimi sanıyorsan “Yanılmıyorsun!”
İlk sevgilim değilsin affet, fakat sonuncu olabilirsin dikkat et.
Bir tek sevdiğinizin öznesi olun, gizli ya da sözde değil gerçek özne olun.
Yürekleri daracık bazılarının. Ne sevgi sığıyor içine, ne de insanlık.
Rengârenk bir hayat diliyorum içinde sadece senin aşk renklerin bulunsun.
Aklıma bile gelmiyorsun artık. O kadar kalbimin derinliklerindesin ki.
Hiçbir şeye gerek yok. Sofrada bir dilim sesin, bir bardak gülüşün olsun, yeter.
Ben seninle hayatı sevdim ve ben seninle hayatın renklerini benimsedim.
Daha ne kadar çok sevebilirim ki. Deyişime tepki olarak var sanki gülüşlerin.
O güzel ismindir alfabemdeki harfler ve isminle başlar sana ait cümleler.
Birlikte yürümek istediğim insanlar var. Gidilen yerin o kadar da mühim olmadığı.
Kılavuzun daima yüreğin olsun, omzun üstündeki kafan değil. Şems-i Tebrizi
Göz sevileni arar, sohbet sevilenle yapılır, dua sevilene edilir, uyku sevilen için kaçar, dünya sevilenle cennet olur!
Herkes kalbinin renginde yaşar hayatı. Ve herkes kalbinin rengini bulaştırır etrafındakilere.
Dolu dolu yaşa hayatı, dilini keşkeler sarmasın. Ve öyle birini sev ki sozlersitesi.com gündüz güneşe, gece yıldıza ihtiyacın kalmasın.
İyi sonlar yazabilecek donanıma sahibim. Sadece hikâyeyi başlatacak cümleye ihtiyacım var.
Öyle bir çık ki karşıma “Her baktığımda ilk defa görüyormuşum gibi, az kalsın ölüyormuşum gibi” hissedeyim seni. Edip Cansever
Ne zaman kırılsam birilerine, sükût nakışlı hırkalar giyiyorum. Kıvrılıp da içimin denizlerine, boş ver nasılsa öleceğiz diyorum.
Yağmur sonrası bir buğunun, nazlı bir gelin edasında, topraktan yükselişi gibisin. Gece yarısı bir o yana, bir bu yana dönüşlerimin, kesintisiz nöbetlerinde, buram buram uyku gibi gözlerimde tütenimsin.
Şu misafirhane-i dünyada nazar-ı hikmetle baksan hiçbir şeyi nizamsız, gayesiz göremezsin. Nasıl sen nizamsız, gayesiz kalabilirsin?