Nazım Hikmet Ran Sözleri

Nazım Hikmet Ran Sözleri Sayfamızda ”Mavi Gözlü Dev” olarak tanınan Nazım Hikmet Ran sözlerinden bir kısmını bir araya getirdik. Paylaştığımız sözlerden beğendiklerinizi sosyal medya hesaplarınızdan paylaşabilir , beğendiğiniz sözleri ekleyebilirsiniz. Görüş, öneri ve eleştirilerinizi yorum bölümünden ekleyerek bize ulaştırabilirsiniz.

Nazım Hikmet RAN Kimdir?

Nazım Hikmet RAN 17 Ocak 1902 yılında Selanik’te doğmuştur. Babası Hamburg konsolosluğu yapmış Hikmet Bey , annesi Ayşe Celile Hanımdır. İlköğretimi bitirdikten sonra Mekteb-i Sultani ortaokuluna başlayan Nazım Hikmet , ilk şiiri olan Feryad-ı Vatan’ henüz 11 yaşındayken yazmıştır. Daha sonra Bahriye mektebine giden Nazım Hikmet buradan mezun oldu. Ordudan aşırıya kaçan halleri sebebiyle ihraç edildi.

Moskova’ya Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’ne giden Nazım Hikmet Kominizmle tanışmıştır. Burada İlk şiir kitabı olan ”28 Kanunisani” yi çıkarmıştır. Daha sonra Türkiye’ye dönmüş ve Aydınlık Dergisi’nde çalışmaya başlamıştır. Yazıları ve şiirleri nedeniyle 15 yıl hapis cezasıyla yargılanan Nazım Hikmet tekrar Sovyetler Birliği’ne dönmüştür.

Af kanunuyla geriye dönen Nazım Hikmet Resimli Ay Dergisi’nde çalışmaya başlamış , 1938 yılında 28 yıl hapis cezası almıştır.12 yıl yattıktan sonra Stalin yönetimindeki Sovyetler Birliği’ sozlersitesi.com ne gitti. Balkanlar kurulunca vatandaşlıktan çıkarıldı. Bu olaydan sonra büyük dedesinin memleketi Polonya’ya giden Nazım Hikmet  ”Borzecki” soyadını aldı.  3 Haziran 1963 senesinde 61 yaşında kalp krizi geçirerek vefat etti.

Nazım Hikmet Ran Sözleri

”İnsan birisiyle yaşlanmalı, birisi yüzünden değil!”

”Hiçbir korkuya benzemez halkını satanın korkusu.”

”Yürekli bir kadının başı, yüreksiz bir erkeğin omzuna ağır gelir…”

”Ve gayrısı mesela benim on sene yatmam laf-ı güzaftır.”

”Önemli olan zamana bırakmak değil, zamanla bırakmamaktır.”

”Sen benim sarhoşluğumsun, ne ayıldım, ne ayılabilirim, ne ayılmak isterim!”

”Ne ben sana kızarım, ne de zatın zahmet edip bana küssün. Artık seninle biz, düşman bile değiliz.

”Ne kadar seviyorsun dersen; o kadar işte. Tavanı kadar sokağın ve dibi kadar cehennemin…”

”Kim bilir. Masalınızın kahramanı, başka bir hikâyenin figüranı olmaya gitmiştir belki de.”

”Kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük!”

”İki şey var ancak ölümle unutulur, anamızın yüzüyle şehrimizin yüzü.”

”Bu göl İznik gölüdür. Durgundur. Karanlıktır. Derindir. Bir kuyu suyu gibi içindedir dağların.

”Antepliler silahşor olur, uçan turnayı gözünden, kaçan tavşanı ard ayağından vururlar.”

”Yağmur yağıyordu boyuna. Sözü onlar alıp dediler ona: daha pazar kurulmadı kurulacak. Esen rüzgâr durulmadı durulacak. Boynu daha vurulmadı vurulacak.”

”Bazen önemli olmamalı gidecek olan ya da gelmeyen. Çünkü bazen, başlaman gerekir her şeye yeniden.

”Gelinler aynada saçını tarar, aynanın içinde birini arar. Elbet böyle sizi de aradılar. Gelinlere kıymayın efendiler.

”Matematik, sibernetik, fizik, müzik, tüm bunlar, eninde sonunda, sadece, insanlar şiir okumayı öğrensinler ve anlasınlar diye gereklidir.

”Memleketim: Bedreddin, Sinan, Yunus Emre ve Sakarya, kurşun kubbeler ve fabrika bacaları benim o kendi kendinden bile gizleyerek sarkık bıyıkları altından gülen halkımın eseridir.”

”Gerçek yaşamdan kaçan ve onunla bağıntısız konuları işleyen kimse, saman gibi anlamsızca yanmaya yargılıdır. ”

”Kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük!”

”İki şey var ancak ölümle unutulur, anamızın yüzüyle şehrimizin yüzü.”

”Bu göl İznik gölüdür. Durgundur. Karanlıktır. Derindir. Bir kuyu suyu gibi içindedir dağların.”

”Antepliler silahşor olur, uçan turnayı gözünden, kaçan tavşanı ard ayağından vururlar.”

”Yağmur yağıyordu boyuna. Sözü onlar alıp dediler ona: daha pazar kurulmadı kurulacak. Esen rüzgâr durulmadı durulacak. Boynu daha vurulmadı vurulacak.”

”Bazen önemli olmamalı gidecek olan ya da gelmeyen. Çünkü bazen, başlaman gerekir her şeye yeniden.”

”Gelinler aynada saçını tarar, aynanın içinde birini arar. Elbet böyle sizi de aradılar. Gelinlere kıymayın efendiler.”

”Matematik, sibernetik, fizik, müzik, tüm bunlar, eninde sonunda, sadece, insanlar şiir okumayı öğrensinler ve anlasınlar diye gereklidir.”

”Memleketim: Bedreddin, Sinan, Yunus Emre ve Sakarya, kurşun kubbeler ve fabrika bacaları benim o kendi kendinden bile gizleyerek sarkık bıyıkları altından gülen halkımın eseridir.”

”Gerçek yaşamdan kaçan ve onunla bağıntısız konuları işleyen kimse, saman gibi anlamsızca yanmaya yargılıdır. ”

”Nabzını boşlukta sayan bir gece.”

”Pamuk gibiydi bembeyazdı ekmek.”

”Bence sen de şimdi herkes gibisin.”

”Cebimde yoktu! Yüreğimden verdim.”

”Giderayak işlerim var bitirilecek, giderayak.

”İçimde ikinci bir insan gibidir seni sevmek saadeti.

”Ben Türk dillinin şairiyim. Hayatımı buna adadım.

”Gece gelen telgraf dört heceden ibaretti: vefat etti.

”Anlamaya başlıyorum, inanmayı yitirmek pahasına.”

”Dost uğrunda ölmek kolay, fakat uğrunda ölünecek dostu bulmak zordur.”

”Pişman değilim yaşadıklarımdan, öfkem belki de yaşayamadıklarımdan.”

”Geçtim putların ormanından baltalayarak, ne de kolay yıkılıyorlardı.”

”Yaşamak ümitli bir iştir, sevgilim.Yaşamak: Seni sevmek gibi ciddi bir iştir.”

”Dörtnala gelip uzak Asya’dan Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim.”

”Ben içeri düştüğümden beri güneşin etrafında on kere döndü dünya.”

”Biz; ince bel, ela göz, sütun bacak için sevmedik güzelim. Gümbür gümbür bir yürek diledik kavgamızda…”

”Ben hem kendimden bahseden şiirler yazmak istiyorum, hem bir tek insana, hem milyonlara seslenen şiirler.”

”Sevdiğin müddetçe ve sevebildiğin kadar, sevdiğine her şeyini verdiğin müddetçe ve verebildiğin kadar gençsin.”

”Yolunu beklerken daha dün gece, kaçıyorum bugün senden gizlice. Kalbime baktım da işte iyice; anladım ki sen de herkes gibisin!”

”Yalnızlık insanlara çok şey öğretmiştir.Ama sen gitme, ben cahil kalayım.”

”Biz başka severdik.O yüzden başka sevemedi…”

”Gökyüzünde atomlu tek bulut kalmayıncaya kadar, malı mülkü, aklı fikri, canı neyi varsa verebilmeli büyük hürriyete şiirlerimiz.”

”Topraktan öğrenip kitapsız bilendir. Hoca Nasreddin gibi ağlayan, Bayburtlu Zihni gibi gülendir. Ferhat’tır. Kerem’dir. Ve Keloğlan’dır. ”

”Özlemin azı çoğu olmaz, ağırdır işte.”

”Yazılarım otuz-kırk dilde basılır, Türkiye’mde Türkçemle yasak!”

”Evet. Belki umudum kalmadı geleceğimden; ama asla pişman değilim geçmişimden.

”Yapraklara dallara, yeşillere, allara, nice nice yıllara gülüm, nice nice yıllara. Yaprak dala, al yeşile yaraşır, gayri bundan böyle vermem seni ellere.”

”Ölüm kendinden önce bana yalnızlığını yolla.”

”Gitmek” sadece bir eylemdir. ”Unutmak” ise koca bir devrim.”

”Benim kelime hazinem çok geniştir, derdim. Senin bir kelimene yetemedim; git, ne demekti sevgilim?”

”Dövüşebilirim, doğru bulduğum, haklı bulduğum, güzel bulduğum her şey için, herkes için, yaşım başım buna engel değil.”

”Aşk, bazen gitmekle kalmak arasında verdiğin en büyük savaştır. Sevmeyenin aklı, gerçekten sevenin kalbi kazanır bu savaşı.”

”Kadınlarımızın yüzü acılarımızın kitabıdır. Acılarımız, ayıplarımız ve döktüğümüz kan karasabanlar gibi çizer kadınların yüzünü.”

”Büsbütün unuttum seni eminim, maziye karıştı şimdi yeminim, kalbimde senin için… Yok bile kinim, bence sen de şimdi herkes gibisin.

”Yağmur yağıyordu boyuna, sözü onlar alıp dediler ona : “Daha pazar kurulmadı kurulacak. Esen rüzgâr durulmadı durulacak. Boynu daha vurulmadı vurulacak.

”Ya ölü yıldızlara götüreceğiz hayatı, ya da ölüm inecek yeryüzüne.”

”O bensizliği göze aldıysa, Ben onsuzluktan birşey kaybetmem.”

”Artık ne geri gelmeni beklerim ne de ben gelirim. Nasılsa ben bir şey kaybetmedim, sen bensizliği seçtin. Karar senin.”

”Vicdanla birlikte, şeref ararım ben sevdiklerimde. Her zaman doğru değildir elbet seçimlerim; zaman gelir, şerefsizleri” de severim.”

”Her gelen sevmez ve hiçbir seven gitmez unutma. Bil ki; giden dönüyorsa sevdiğinden değil, kaybettiğindendir aslında!”

”İnsanların kanatları yok, insanların kanatları yüreklerinde. ”

”Kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük!”

”Dost uğruna ölmek kolay.Fakat uğruna ölebilecek dost bulmak zor.”

”Hani derler ya ben sensiz yaşayamam diye, ben onlardan değilim. Ben sensiz de yaşarım. Ama seninle bir başka yaşarım.”

”Hapşurduğumda; çok yaşa, iyi yaşa yerine benimle yaşa deseydi keşke. Bende; sen de gör değil de, emrin olur deseydim sessizce.”

”Ellerine dokunmak isterim, dokunamam arkasından camın. Ben bir şaşkın seyircisiyim gülüm, alacakaranlığımda oynadığım dramın.”

”Şair başarılı olmak için, yapıtlarında maddi yaşamı aydınlatmak zorundadır.”

”İçimde mis kokulu kızıl bir gül gibi duruyor zaman.”

”Umuda bin kurşun sıksa da ölüm, unutma! Umuda kurşun işlemez gülüm.”

”Pişman değilim! Sadece dön bak arkana; ne için, nelerden vazgeçtin? Neler dururken, sen neyi seçtin.”

”Tahir olmak da ayıp değil zühre olmak da, hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.”

”O, yalnız ağaran tanyerini görüyor ben, geceyi de sen, yalnız geceyi görüyorsun, ben ağaran tanyerini de.”

”Sebebi ne seni bir bıçak yarası gibi hatırlamamın? Sen böyle uzakken senin sesini duyup, yerimden fırlamamın sebebi ne?”

”Sevmek, sevdiğin kişiyle birlikte olmak değildir unutma! Çünkü aşk; onunla yaşamak değil, onu yaşamaktır aslında… ”

”Ve aynı ihtirasla tekrar ediyorum yine. Onlar ki; toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çokturlar. Korkak, cesur, cahil ve çocukturlar.

”Elbet bitecek güneşe hasret günler. Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil, güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini.

”66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali. Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira. Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir