Serkan Özel Sözleri Sayfamızda yazarlarımızdan Serkan Özel’ e ait sözler ve alıntılara yer vermekteyiz. Sayfamızda yer alan sözlerden sozlersitesi.com beğendiklerinizi sosyal medya hesabınızdan yayımlayabilir mesaj yoluyla sevdiklerinize ulaştırabilirsiniz.
”Şiir kadar güzel bir kadını makyajlı kelimelerle kandıramazsın.”
”Gelecek diye bir şey yok. Gelmeyecek olan ne varsa, onu sevdik biz.”
”Aşkı yanlış yerde aradığın için doğru insanı kaybediyorsun.”
”Çünkü biliyorum ki özünü koruyamayan insanlar ancak bir hikayede söz konusu olurlar.”
”Sen benim en güzel hatamdın. Ve ben hatamla hiç yüzleşemedim.”
”Söz ömrümle karşılarım tüm mutluluk masrafları…”
”Seninle bir dal papatya olsak ve hiç kopmasak? Ne dersin?”
”Yüreğin çok kalabalıktı ses etmedim…”
”Ellerimi ovuşunu çok severdim. sozlersitesi.com Ama ellerin oluşunu hiç sevmedim…”
”Belki de aşk alnımıza yazılmış en yanlış reçetedir.”
”Üzülme prenses belki de mutluluk seni hak edecek kadar güzel olmadığı içindir bu acılar.”
”Sen benim en güzel hatamdın. Ve ben hatamla hiç yüzleşemedim.”
”Bir anlatım bozukluğusun, susarak düzelttiğim…”
”Tek başına çok kalabalık bu dünya, benimle yalnız kalır mısın?”
”Demem o ki şiirin en güzeli gözlerinden okunuyor…”
”Gözlerin çocukluğuma inmek gibiydi, belki de o yüzden inandım her masalına…”
”Rüyalarıma gelemeyecek kadar uzaksın, ve uyutmayacak kadar yakın.”
”Zordur çünkü gözlerinin rengini yaşlarla unutmak. Bunu giden bilmez, kalan bilir ancak. Sahi, kaç kuruş eder ki bir aşkta hiç olmak? Kaç mutluluk tablosu eskitmek gerekir siyah olduğunu unutmaya çalışmak? Ya da kaç dua gerektirir kederi kaderden saymak?”
”Ne zaman seni anlatmaya kalksam, tüm harfler içime oturuyor.”
”Aşk bu gözün bir kere onu gördü mü görmen gerekenleri de görmezden geliyorsun.”
”En çok da çayın demlisini, aşkın da senlisini seviyorum.”
”Aklımın sokaklarında beraber yürürdük onunla. O başkasına giderdi, ben kendime gelemezdim.
”Ben çok severken gidersen, kendimden geçerim. Ama çok sevdiğine inandırıp da gidersen, inan o zaman senden bile vazgeçerim.”
”Sesini unutmamak için, hayatı duymazdan geliyorum…”
”Konu yara olunca, kapanmıyor…”
”Söylesene; beni kaybedecek kadar kimi, neyi kazanmak için gidiyordun?”
”Özlemek, ölüme sıra sıra giden insanların arasında sıraya kaynamak gibidir.”
”Peki ya senin, beni hatırlatacak bir şey çıkmıyor mu senin karşına? Ki ben ardından öyle çok yarım kalmışken, yarım kalan hiç mi gelmiyor aklına? Gelmiyorum değil mi?”
”İnsan hiç, bir yalanı özler mi? Ben, özlüyorum işte gözlerini.”
”Ardına bakmadan, ardında neleri bıraktığını fark edemeden, ardında kalanı hiç düşünmeden gitmeyi tercih etti.”
”Korkuyorum. Yeniden sevmekten değil, benzerine yenilmekten.”
”Sen yoksun ya; kuşların sesi kesildi, bugünümden ömür eksildi, deniz bile dalgasını geçti buralarda…
”Zaman elverseydi unuturdum seni diyemem sevgili. Bilirsin, yokluğunda bile zamana tutunarak aldatmadım seni.
”Gidiyorsun! Peki öyleyse, varınca ara. Nerede kaldığımı merak ederim…”
”Hayatın bize verdiği en güzel umut, ‘Yarındır’.”
”O’na yalanlar söyleyip gitme diyebilirdim. Lakin O’nun doğrusu buydu, Ben bitmeliydim.”
”Ayağım kaysa ve gamze çukuruna düşsem, benim üstüme gülücük atar mısın?”
”Sen benim en güzel hatamdın. Ve ben hatamla hiç yüzleşemedim.”
”Rüzgarı ardına alıp yalanlara yürümek kolay, önemli olan, fırtınanın yüzüne vurduğu gerçeklerde gözünü açabilmektir.”
”Sana özel bir durum değil, ben adam olmayan herkesi unutuyorum…”
”Paylaşmak güzeldir’ derler. Benimle bir hayatı paylaşır mısın?”
”Herkesin acısı kendine büyük’ derler. Peki ya herkes olmanın acısına ne derler?”
”Sana çay yapsam, benimle ömrüm soğuyana kadar kalır mısın?”
”Sana varayım derken, kendimden kaçıyorum..”
”Kırılmıştım, dokunsan dağılacaktım üzülmüştüm, sorsan ağlayacaktım sevmiştim, sevsen anlayacaktın.”
”Kimisi duracağı yeri, kimisi de haddini bilmez…”
”Bilmelisin ki gidişin sana bir şey katmayacak, ben ardından gelmediğim sürece.”
”Yağmur yağıyor, penceremin önünde damlalar. Ne olur bir kez daha deneyelim! Bu son yağmurdu, önümüz bahar…
”Bana acı olduktan sonra, benden sonra kazandığın mutluluklar senin vicdanına nasıl pansuman olabilir ki?”
”Belki sonbahar gibi, belki de son kez bakar gibi…”
”Bir hayatın son sayfası olabilmekti mesele. Ya da toz tutmuş bir rafta unutulmuş bir kitap gibi ait olduğuna vefalı olabilmekti belki de.”
”Rabb’im ayrılığı vermişse, elbette kavuşmak da var. Yaradan’dan önce hayırlısını dile, hayırsız ise kavuşmak neye yarar?”
”Bir karar ver artık. Ya gelirken getirdiğin aşka karışalım ya da giderken bıraktığın yalnızlığı kırışalım.”
”Ve aşk öyle bir ateştir ki; sırf o üşümesin diye kendi canını yakar durursun…”
”Az kaldın, gidiyorsun. Az da olsa sevmedin. Azaldım, bitiriyorsun.”
”Gözlerine bakmadan uyuyamam.” diyordun. Şimdi kimlerin gözlerinde uyanıyorsun?”
”Uzaklar’ diye bir yer var ve sahip olduğum her aşk sanki oralara emanet…”
”O başkasına yanar, sense kendinden soğursun…”
”Canımdın bir zamanlar. Ama şimdi sadece kötü bir anı olarak kalacaksın. Ve bugüne kadar tüm yaşattıkların için sağ olsan da, bir daha asla solum olamayacaksın.”
”Güven, bir insanın dalları gibidir.”
”Seni seven çok özledi’ de kendine. Çünkü ben çok özlemiş olacağım geldiğinde…”
”Ya geri gel konacak bir dal ver bana, ya da son kez ellerinde sımsıkı tut ve canımı al.”
”Ölüm dündü. Bugün yeni bir şeyler bulmak lazım seni unutturacak.”
”Aklın gider ama ayakların gitmez.”
”Sana mutluluklardan yapılma bir ömür biriktirdim. Gel beraber harcayalım..”
”Benden başkasına gülerken açılan gamze çukurunu günahla dolduruyorsun.”
”Bir insanı sevmek evin ortasında ateş yakmaya benzer. Tıpkı bedeninde yüreğini tutuşturmak gibi. Eğer yürekli ise gelir söndürür, şayet yüreksiz ise seni bile içeride unutur.”
”Sen gel… Söz ömrümle karşılarım tüm mutluluk masraflarını…”
”Önce gece geldi, uyutmadı. Ardından gündüz bitti, unutturmadı.”
”Kış fena bastırdı yüreğime. Ne olur gitme, bir bahar daha kal…”
”Keşke şimdi yanımda olsaydın. Dar sokaklara tüm dünyayı sığdırırdık, el ele yürüyerek. Anıları biraz daha eskitirdik, her yeni güne her şeye rağmen hala beraberiz diyerek.”
”Gökyüzüm sende kaldı. Sen başkalarına yağdıkça ben üşüdüm. Ben üşüdükçe, sen başkalarına doğdun.”
”Sen yoksun ya; deniz bile dalgasını geçti buralarda..”
”Terk etmek mi? Hiç etmedim… Terk etmek hiç etmekti. Etmedim…
”Çok gülerim… Ve bunun sana küfür olduğunu kimse anlayamaz.”
”Dön artık! Çünkü hayatımı başkaları yaşıyor…”
”Geldin; görmezden geldin, duymazdan geldin, bilmezden geldin, en çok da, mutluyken aklıma geldin.”
”Bu gidiş sana mutluluk getirmez. Çünkü ardından gelmeyeceğim…”
”Tüm yaşattıkların için sağ olsan da bir daha asla solum olmayacaksın.”
”Ben seni, bir çocuk gibi yalansız ve gülerken sevdim en çok…”
”Aslında ben hep kaybetmiştim bu hayatta. Sadece bu gerçeği o vurdu suratıma.”
”Her elimi açtığımda yemin ettiğim ve her duanın sonuna geldiğimde, yeniden bittiğimsin…”
”Biz’ olmanın ağırlığını kaldıramadığın için ‘sen’ olarak kalmıştın yanımda bir zamanlar. Zaten bende sen gittikten sonra öğrendim, ‘biz’ olma çabası için kendimi çok önceden terk ettiğimi. Ayrı ayrı acının birer parçaları iken, birlikte mutluluğun tam ol.”
”Çünkü sen yoksan, nefesim de noksan…”
”Bırakma beni, ezberinde tut! Gerekirse yine ez ama berinde tut!”
”Sensizlik de bir dilmiş. İçime sustuğumda öğrendim.”
”Zaafım yok, ama ne zaman aklıma gelsen aşka inanıyorum.”
”Çünkü sevilmeyecek birini, hiç sevmeyi bilmeyen birini çok seviyordum.”
”Bir insanın iyi biri olduğunu görebilirsin,ama güvenilir olup olmadığını sadece hissedersin.”
”Seni ağlarken görmelerine izin ver. Ama seni ağlatanların bir daha seni görmelerine izin verme.”
”Öyle ya, bu şehrin en soğuk yeriydi gözlerin. Biliyorum…”
”Ne zaman aklıma gelsen aşka inanıyorum…”
”Sesinde yalan var senin, anladım. Yüksek sesle bastıramıyorsun alçalmışlığını…”
”Ne zaman bir çocuk ölse, dünya küçülüyor gözümde.”
”İnsan boy aynasında değil, bir başkasının iç dünyasında güzel durmalı.”
”Anladık zaman durmuyorsun, durmuyorsun da neden hep geçerken O’na uğruyorsun? Önce aklıma söz verdim. Dedi: ”Vazgeç bu sevdadan vazgeç.” O sırada gözlerim lafımı yaşla kesti. Dedi: ”Çok geç, çok geç.”
”Tek başına çok kalabalık bu dünya, benimle yalnız kalır mısın?”
”Severken, sevilmediğimi bilmekten, bilip de sevmeye devam etmekten, yoruldum…”
”Beni yarım bırakma, başkasına can olur. Beni yarına da bırakma, can bu belli mi olur…”
”Gözlerin aşkta bildiğim tek lisandı.”
”Aşkta ara vermek olmaz. Ya yerini verirsin, o yeri yalnızlık alır. Ya da o yerde yeller eser, yalnızlık kalır.”
”Şimdi söyle; benimle bir olup, acıları yerle bir edebilir misin?”
”Yeri geldi zamanı yetiremedik. Yeri geldi zamana yetemedik. Yani anlayacağın sevgilim, koca bir ömrü hiç etmek için birlikteydik.”
”Benim gibi güzel sevemezler seni…”
”Kaç katil gördüm,hiçbiri senin gibi seve seve gitmiyordu. Ve kaç ceset gördüm, hiçbiri senin kadar soğuk gelmiyordu.”
”Geri dönmesen bile arada bir dönüp arkana bak olur mu?”
”Gönlümün şiirine başlık olsan, iki dizemin üstüne yığılır kalırım her kafiyede…”
”Çünkü sen yoksan, nefesim de noksan…”
”Senin için zor değildi her şeyden vazgeçip gitmek oysa benim için de kolay değildi, her şeyden vazgeçip de gideni sevmek.”
”Tutsağın değildim. Tutsaydın senindim.”
”Baktım yaza yaza bitecek gibi değilsin, bitire bitire yazdım seni…”
”Ağlamak; anlatamamanın başucu kitabıdır.”
”Ardından ölmedim ölmesine de, yaşamayı da hiç denemedim.”
”Tut ellerimden ve hiç kimsenin olmadı bir yere gidelim seninle. Hayallerimizi tekrar kurmak için, yarınlara beraber uyanmak için ve gidecek yerimiz kalmadığında birbirimizde kalmak zorunda olduğumuz için. Kimseler de olmasın yanımızda.”
”Gelecek diye bir şey yok. Gelmeyecek olan ne varsa, onu sevdik biz.”
”İnsan ölmek isteyince, sevecek birini buluyor mutlaka.”
”Hayatı terbiye edemiyorsan, gülerek küfredeceksin.”
”Ne zaman gözlerin gelse aklıma, gözlerimden yaş gelir aşkın hatırına.”
”Artık seni kim severse sevsin, benim seni sevdiğim kadar güzel sevilmeyeceksin.”
”Yazıklar olsun tüm şehirlere! Çünkü ben seni hiçbirinde unutamadım…”
”Dönmediğin her gün, ya ahımı alıyorsun ya da günahımı…”
”Etrafı ne kadar kalabalık olursa olsun, her insan kendisi kadar yalnızdır.”
”Baba ölürse, çocukluk da ölür.”
”Kimisi duracağı yeri bilmez, gider, kimisi kalsa bile haddini bilmez, biter.”
”Bu gidiş sana mutluluk getirmez. Çünkü ardından gelmeyeceğim…”
”Ve aşk öyle bir ateştir ki; sırf o üşümesin diye kendi canını yakar durursun.”
”Kimisi değer görmeyi hak ederken, kimisi de gördüğü değeri bile mahveder.”
”Seni seven çok özledi’ de kendine. Çünkü ben çok özlemiş olacağım geldiğinde…”
”Ve ben seni, içimden atamaya bile kıyamadım.”
”Ve sen öyle bir gittin ki; önce yediğimin tadı, sonra da sevdiğimin adı battı.”
”Her insanın ezberinde tuttuğu bir yalnızlık vardır.”
”Bırakma beni, ezberinde tut! Gerekirse yine ez ama berinde tut!”
”Ve aşk öyle bir ateştir ki; sırf o üşümesin diye kendi canını yakar durursun…”
”Benim gibi güzel sevemezler seni…”
”Kural basit! Karakteri oturmamış olanı, yüreğine buyur etmeyeceksin.”
”Gözyaşı acının ıslak imzasıdır.”
”Daralan vakit olsa da, sıkışan her zaman vicdandır.”
”Bu gitmek, bizi değil seni bitirecek. Haberin olsun…”
”Oysa bu hayat sınavında aşk sorusunun cevabı bendim. Boş bıraktın ve benden geçemeden bende kaldın.”
”Gözünün yaşına bakmam artık. Çünkü bakarsam, tekrar severim seni.”
”Ömrüme ödevsin, yaza yaza bitiremediğim…”
”Unutamadım. Geleceğe dair umut da bağlamadım. Çünkü sen bana bi hiç uğruna her şeyden vazgeçmeyi, vazgeçtikten sonra da her şey içinde bi hiç bile olamamayı öğrettin.”
”Ama yine de benim seni sevdiğim kadar kimse tarafından bu kadar güzel sevilmeyeceksin.”
”Çünkü böyledir aşk! O gözlerini kaçırır, sense aklını…”
”Öyle sustum ki, artık söz konusu bile değilsin…”
”Zaafım yok, ama ne zaman aklıma gelsen aşka inanıyorum…”
”Mutluluk bir espriydi. Ve biz hiç gülmedik.”
”O; sona doğru yaşardı hayatı, bense ona doğru…”