Tomris Uyar Sözleri Bu güzel sayfamızda sizler için ünlü şair ve yazar Tomris Uyar’ın en güzel sözlerini hazırladık. Sayfamızdaki Tomris Uyar manalı sözlerini facebook ve twitter ile paylaşabilirsiniz.
Tomris Uyar Sözleri
Konuştukça, söyleyemediklerimiz birikiyor.
Ben güzel şeyler duymak istiyorum demedim ki, sesini duymak istiyorum o kadar.
Bir şey söyle. Sözü aşsın öze değsin. Bir şey söyle, yanındayım mesela.
Bayağılıklar, yoksuIluklar, kırımlar her an gözümün önündeyken oyalayıcı bir şey yazmaktansa kopkoyu bir karamsarlığı yeğlerim.
Bazen sessiz kalmak, kırıldığını göstermenin en iyi yoludur.
Konuşmak da tehlikelidir. İçte biriken sözcükleri boşaltmak. Hele konuşmayı bir kere unutmuşsan.
Uykunuz kaçtı mı kültürünüz artıyor.
Yaşamak, gitmek demek onun için. Yeryüzü, iki deniz arasında bir nokta demek, iki kent arasında bir istasyon.
Üsteleme. Yolumuz ayrı çünkü. Anlayamazsın.
Yazarken dünyayı bir anlığına değiştirebilirken, geçmişimizi bir santim yerinden oynatamıyorsunuz.
İnsan önce renklerden başlamalı değişmeye.
Biri geliyor, hayatımıza bir makas atıyor; o yaşadığımız bölüm, bütünün dışına düşüyor.
Yalnızlığıma katılabilirsin; yalnız soru sormayacaksın.
Unutma, dedi İhtiyar demir kapıyı açarken, Düşlerini kimseye emanet etmeyeceksin, kaptırmayacaksın!
Kırıklar zamanında onarılmadı mı büsbütün kırılıyor, durmadan kırılıyor.
Diyorum ki kişinin doğum tarihi pek önemli değil asIında, dünyaya gözlerini açmak daha önemli.
Yani yoksuIluk anlatılmaz be ablam. YoksuIluk yaşanır anca.
Bu çocukIuğun var ya, hiç yitirme onu, bazıları yitirmezler. Sen öyle bir çocuğa benziyorsun. Korun.
DeğiI mi ki kimse, yaşamın “inceliklerden örülmüş bir ağ” olduğuna inanmıyordu!
İstemeye hakkım var mı bilmem ama seni yürekten ilgilendiren şeyleri, başkalarına anlatmaktan kaçınacağın şeyleri duymak isterdim. Anlat bana.
Bana göre yapılmamış benim için düzenlenmemiş bir dünyada yaşıyorum, doğru.
Sen uyuyordun, bilemezsin. Kaç sigara içiyorum üst üste, kaç eski gazete okuyorum iIânlarına kadar. Her sabah kaç bin güçlükle alışıyorum önümdeki güne, getireceklerine.
Biri geliyor, hayatımıza bir makas atıyor; o yaşadığımız bölüm, bütünün dışına düşüyor.
Beni kendime ördüğüm kozanın dışına çıkarmaya çalışıyordun, farkındaydım. Belki bazı kişilikler, kozadan çıkmak istemiyorlardır; o, ölüm kozası bile olsa sozlersitesi.com.
Unutma’ dedi ihtiyar demir kapıyı açarken, ‘Düşlerini kimseye emanet etmeyeceksin, kaptırmayacaksın!
Sen uyuyordun, bilemezsin. Kaç sigara içiyorum üst üste, kaç eski gazete okuyorum iIânlarına kadar. Her sabah kaç bin güçlükle alışıyorum önümdeki güne, getireceklerine.
Günlerin tam içinde yaşayamayınca, olanlara akıl erdiremeyince, bunlarla oyalanıyoruz işte, kahve pişirmek, çay demlemek.
Bir şeylerden kurtuluyorum galiba. Kabuklardan. Alışkanlıklarımdan. Bu tümceyi alışkanlıkla söyledim, hiç düşünmeden. Temiz, söylenmemiş ne kaldı ki geriye? Yeni?
Seninle konuşmak, gergin bir ipte yürümeye benziyor artık. O kadar sertleşmişsin ki, bir rimelin akmasında bile suçlayıcı ipuçları arıyorsun.
Yahu, iç sigaranı. Benim kadar çok içmek de iyi değil tabii. Ama başka keyif maddesi kalmadı hayatımda. İçki de içemiyorum artık. Belki bir yere kadar az içebilirim, ama öyle yapacağıma, hiç içmem daha iyi. Her şeyim öyledir. İçkiyi içtim mi çok içerdim. Sevgim de öyledir.
Orada, iskelede yüzümü güneşe kaldırıp öylece oturdum. İyi geldi. Savsakladıklarım, ertelediklerim, eksik bıraktıklarım yüzeye vurdu; hepsini bir an önce tamamlamaya karar verdim. Kalktım, seni aradım.