Aşk Sözleri

Aşk Sözleri, aşk mesajları sayfamızda aşka dair, içinde aşk sözlerinin en iyilerini bulabilirsiniz. Ünlü aşk sözleri de içerir.

Manşet: Seni düşünürken içim geçmiş, severken de ömrüm.


Aşk Sözleri

Ask Sozleri 1

Sen mi? Alırım bir ömür.

Sen benim gökyüzüne gönderdiğim duamın yeryüzündeki cevabısın.

Ask Sozleri 2

Telaşımı hoş gör, ıslandığım ilk yağmursun…

Sen benim görmek için, bakmaya gerek bile duymadığım ezberimsin.

Ask Sozleri 3

Kendime gelemiyorum, sana gelsem olur mu?

Aklımda işin yok! Durup durup aklıma gelme… Yanıma gel, mevzu kalbimde!

Ask Sozleri 4

♥ Aşk, yer yerinden oynasa da; yâri yürekteki yerinden oynatmamaktır.

♥ Aşk tüm dünya insanları içinde sana tanıdığım ayrıcalıktır.

Ask Sozleri 5

Öyle biri var ilk görüşte değil her görüşte aşık oluyorum.

Bir gün bir yerde tekrar karşılaşırsak eğer, benimle yine tanış yine seveyim.

Ask Sozleri 6

♥ Ad koyunca büyüsü bozulur diye, isimsiz, izinsiz, içimden seviyorum seni.

♥ Ona bakmaya kıyamamak mı, yoksa bakıp da doyamamak mı aşk.

Ask Sozleri 7

Sen hep gülümse ki yüreğinin güzelliği gülüşlerinde canlansın…

Ben utangaç bir kalbi taşırım geceden. Ben sana aşık olduğumu, ölsem söyleyemem…

Sevdim. Çünkü bir tek ona sarılınca yuva gibi kokuyordu içim.

Bana kimse sen gibi baktı mı bilmem, ama ben kimseye sana baktığım gibi bakmadım.

Gözlerime bakarken gözlerinin içi gülüyordu, nasıl sevmezdim?

Sonunda aşk acısı olsa da sev, çok sev. Usul usul gir yüreğime, kalbim bağrım çatlasın!

Canımın içi, sen hangi şiirden kaçıp geldin yüreğimin orta yerine?

Ey canımın sahibi Yar! Sen benimle olduktan sonra kaybettiklerimin ne önemi var. Mevlana

Esrar gibi yeşil olmasa da gözleri… Her bakışı sarhoş ediyor beni.

Kısa Aşk Sözleri

Aşktan yana yaşadıklarımı bilseydin eğer, halen sevebiliyor oluşuma aşık olurdun… Elif Şafak

Kendimi görebileceğim en güzel ayna bana aşkla bakan gözlerindir.

Sana en muhtaç olduğum şu anda gel. Yaşamak olsan da gel, ölüm olsan da gel.  Ümit Yaşar Oğuzcan

Sen benim hiç bıkmadan saatlerce seyre daldığım, tövbe tutmayan en tutkulu sevdamsın.

Öyle uzaktan seyretme adına hayran olduğum yar. Buyur gel ömrüme, ömrüm, ömrün olsun. Mevlana

Acılarımı bile tatlandırıyor aşkın. Yıkıma terkedilmiş kalemin bütün hücrelerine sürülmüş iksir gibisin.

Seninle her şeye varım ben, sen benim uğurlu yolumsun. Yıldızlara yürürüm senle, sen iste canım senin olsun.

Dünyadaki herkesin parmak izinin farklı olması, kimsenin sana benim gibi dokunamayacağının kanıtıdır.

Tabaklarda kalan son kırıntılar gibiydi sana olan sevgim. Sen beni hep bıraktın; Bense hep arkandan ağladım.

Okyanusla, gökyüzü gibiydik biz seninle. İkimizde maviydik, birlikte gibiydik. Aslında hiç birleşmemiştik…

Eğer aşkın bir deniz ise ben o denizin içinde nesli tükenmiş balık olmak isterim bebeğim:…

Hiç eksilmek bilmedi varlığın yüreğimden… Dünden bugüne, bügünden yarına, yarından sonsuza… Tek sen nefesimsin…

Ne kadar cicisin: Bir dizi incisin: Sana canım diyemem: Canımın içisin

“Erkeğin yüreği SU’dur, kadının yüreği ise KAYA. Kayayı delen su değil, suyun devamlılığıdır.”

Aşk bir rüyadır. Kimi gerçekten sadece hayallerinde yaşar. Kimi yaşarken gözleri ve yüreği ile görür. Bildiğin rüya işte, yaşarken yaşanan mucize; “gözü açık rüya görmek” aşkın en güzel tanımlarından biridir.

Anlamlı Aşk Sözleri

Birisini unutmak zorundaysanız bunu sindire sindire yapın Çünkü zamansız öldürdükleri yürekte amansız dirilir.

Acılarıma sabır ve zaman sürdüm şimdi geçmelerini bekliyorum. İmkânsızı beklemek gibi

Ne demiş şair, “Senin kendimden bile sakınıyorum, öyle seviyorum ki sağ gözüm sol gözümü, sol gözüm ise sağ gözümü kıskanır oldu bu aralar”

Bir divane aşığım kırık yıkık sokaklarında. Sana olan sevda çemberim ısıtacak her ikimizi de, gel bana sevgili mavi düşlerle.

Ne seni unutabilir bu kalp, nede senden bir başkasını sevebilir bu yürek. Kanaatim sanadır sevgili, bağlılığım sana.

Aşk, şu soğuk kış gününde insana böyle sevimli cümleler kurduran bir şeydir belki de…

Hayatımı adayacağım sevmeye değer tek insansın. Daha nasıl anlatılır bilmiyorum.

Aşk, kalbimizin saygısız misafiridir. Bize sormadan gelir, bize sormadan gider!.. Cenap Şahabettin

Hangi pencereden güneşe baksam, Bakışların geçiyor.. Bir deli poyraz olup esiyorsun.. Şarkı gibi.. Şiir gibi.. Yüreğimin taaa içine..

Tüm güzellikler bakışlarında, Mutluluklar gülüşünde, Huzur sesinde birleşiyor…! Sesinden öpmek istediğim Gönül Sözüm…

Ya tam açacaksın yüreğini, ya da hiç yeltenmeyeceksin! Grisi yoktur aşkın; ya siyahi, ya beyazı seçeceksin.

Fizikte bir teoriye göre bazı sesler kalp atışınızın hızlanmasına neden olabilir. Benim için bu ses senin sesin.

Şimdi o kadar zor ki geri dönmek, seni unutup başkasını sevmek ama bir şeyi anladım çok zormuş sevilmeden sevmek.

İkimizin hayali de aynıysa ortak bir yerde buluşmanın zamanı gelmiş demektir. Mesela sen ve ben aynı hayatta?

Kapına geldim. Ve ben, ben olmaktan vazgeçtim. Sen yeter ki “kim o” de. Kim olmamı istiyorsan, o olmaya geldim. Mevlana

Gördüğünü herkes sever, sen onda görmediğini bulacaksın. Eğer gerçek aşk istiyorsan; Ten’e değil, kalbe dokunacaksın.

Aşk bazen o elini ilk tuttuğundaki sıcaklık, gözlerine ilk baktığındaki o ışık ve tenine ilk yaklaştığındaki o tutkudur.

Birinin gözlerine bakmak, onun rüyalarına girmeyi göze almak demektir. Sevmeye kabiliyetin yoksa o gözlere bakmayacaksın.

O kadar yakınsın ki seni ben sandım, sana o kadar yakınım ki beni sen sandım. Sen mi benim ben mi sensin şaşırdım kaldım… Mevlana

Seni bulmaktan çok aramak isterim! Seni sevmeden önce anlamak isterim! Seni bir ömür boyu bitirmek değil de sana hep yeniden başlamak isterim…

Romantik Aşk Sözleri

Tenine dokunmadan ellerini avuçlarımın arasına almadan da sevebilirim seni. Aramızdaki kilometrelerin canı cehenneme.

Her seni unutmaya çalıştığımda yenik düştüm, her seni anlatmaya çalıştığımda da yenik düştüm hayata..

Ne kadar seviyorsun dersen; “Nar” kadar derim.Dışımdan bir ben görünürüm, içimden binlerce sen dökülür..Attila İlhan

Özverili, fedakâr, koşulsuz, bencil olmayan aşktır. Kişi kendini sevdiğine adar, karşılığında hiçbir şey beklemeden verir. Onu ‘o’ olduğu için ( Sarah Jio)

Güzel anılarımız aşkımızın temelidir bebeğim, aşkımızın temelini yeni yaşanacak anlarımızla güçlendirelim ne dersin?

Ve.. Bir gün herkes anlar, sevildiğini..Ama gidince, Ama bitince, Ama ölünce… Kısaca; İş işten geçince!

Hayatın boşluğunu dolduran güzellik, sen bir ana değil bir ömre sığmayan şiirimsin benim sevgilim.

Ben korkmuyorum sana yönelmekten, Seni yinelemekten, seni yenilemekten, Bir bağlayan, bir ayıran duyuda, Senden gelmekten, sana gelmekten..

Bir hayal misin yaratıp ta hükmedemediğim yoksa bir roman mısın okuyup ta bitiremediğim ama şunu iyi biliyorum bir tek sensin merhaba deyip elveda diyemediğim…

Kalbimde umudun, yüreğimde sıcaklığın, ellerimde ellerin hiç eksik olmasın.

Koy başını dizimin üstüne, Sen rüyalarına dal, Ben cennet güzelliğine…

Duygular vardır anlatılmayan, sevgiler vardır kelimelere sığmayan, bakışlar vardır insanı ağlatan, insanlar vardır ki asla unutulmayan, işte sen de onlardansın.

Bir ilk gibi yaşayacağım içimde, kalan son sevgi parçasını seninle, sakın ayrılmayalım aşkım ölsem bile ellerinde..

Her şeyin bir sonu var ama sonu yok ki düştüğüm yerin. Sana değil artık güzelim, ah ölüme koşar içim.

Hayal ettiklerimi değil, elde ettiklerimi yaşamak istiyorum seninle sevgilim…

Başın sıkıştığında değil; sevdiğini anlayıp, mutlu olmayı istediğinde gel ki; ömrümü uğruna harcayayım. ( Ece Ayhan )

Duygusal Aşk Sözleri

Canımı kapına, yüreğimi ellerine, ruhumu bedenine, uykumu yatağına, öpücüklerimi dudağına göndereceğim! Ve yemin ederim seni ölünceye kadar seveceğim!

Biz seninle bir salkımın iki aşık üzümüyken,  başka şişelerden şarap olmuşuz,  başka hayatlarda harap olmuşuz.  Biz seninle bir denizin iki aşık balığı iken,  başka sularda yüzüp durmuşuz,  başka kıyılara vurmuşuz.

Adını gökyüzüne yazdım her sabah sende doğsun diye, yüreğini yüreğime yazdım canın yandığında benimle yansın diye, adını canım koydum sen öldüğünde bende öleyim diye.

Yağmurlu bir günde koşar sana gelirsem ıslak saçlarımı düzelt, başımı omuzuna yasla, ansızın dudaklarımı dudaklarıma değdir. Masum bir çocuk gibi konuşursam anla ki sana muhtacım; ver elini elime yalanda olsa bir kez seni seviyorum de…

Dur ve dinle! Duyduğun her ayak sesi benim olabilir. Çalan her zilde benim parmağım kalmıştır. Perdeleri ardına kadar kapatma belki karşı binanın çatısında sana el sallayan ben olabilirim.

Seni özlemek, üşümek gibidir soğuk bir akşamüstü, yağmurun altında yürümek gibi sırılsıklam, titreye titreye. Sıcak bir yer bulup sığınmak istersin ya hani, öyle ihtiyacım var işte, yüreğine sığınıp, nefesinde ısınmaya.

Aşk Mesajları

Yüreğime düştüğün günden bu yana Allah’tan tek dileğimsin.

Aşktın sen, gidişinden bildim seni.

Diyorum ki yar; ellerimi tutan ellerin cennete götüren rehberim olsun.

Sevmek için “yürek” sürdürmek için “emek” gerek.

Her insan bir yağmur tanesidir. Kimi çamura kimi gül yaprağına düşer.

Tek kişilik miydi ki bu şehir, sen gidince bomboş kaldı.

Sen benim arayıpta bulduğum değil, hiç aklımda yokken aşık olduğumsun.

Bazen öyle biri gelir ki, bütün gidenlere teşekkür edersin.

Ben seni ne dağlara ne de buğulu camlara yazdım. Ben seni yüreğime yazdım.

Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur.

Seni ne zaman unutacağımı sorma. Çünkü ne zaman öleceğimi bilmiyorum.

Aşık olduğun zaman ilk görüşte değil, her görüşte aşık olacaksın.

Aşk seninle güzel bir tanem. Sen benim ömrüme ömür katan nefesimsin.

Yağmur başladı… Gelse de ıslansak dediği biri olmalı insanın.

Aşk yolunun garip yokuşları ve inişleri vardır. Çıkarken baş döner, inerken gönül bulanır.

Aslında bütün insanları sevebilirdim, sevmeye ilk senden başlamasaydım.

Aşktan yana yaşadıklarımı bilseydin eğer, halen sevebiliyor olduğuma aşık olurdun. Elif Şafak

Benim sadece sana ihtiyacım var. Sesine, gözlerine, mesajlarına, cümlelerine…

Bil ki düşmek değildir insanları üzen. Elinden tutar gibi yapıp aslında itenlerdir insanı hayata küstüren.

Sus be yüreğim! Ben de biliyorum özlediğimi. Sus da, bilmesin özlendiğini.

Öyle çok yanar ki için dünyadaki bütün suçları işlediğini sanırsın. Oysa sadece sevmişsindir.

Ey gönül. Aşkı arama. İnan ki ararken kaybolursun. Bulduğunda ya veli ya da deli olursun.

Varsın iki göz odalı bir evimiz olmasın, yeter ki senin iki gözün bende olsun…

Ben utangaç bir kalbi taşırım geceden. Ben sana âşık olduğumu, ölsem söyleyemem.

Sahi neydi o kural! Sevince mi kaybediyorduk? Kaybedince mi seviyorduk.

Gitmekle gidilmiyor ki… Gitmekle gitmiş olamazsın; gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır.

İkiden bir çıkınca bir kalırmış. Yalan! Sen gidince ben kalır mıyım sanıyorsun?

Hatalı olduğumda beni sev. Korktuğumda beni sar. Ve gittiğimde tut. Çünkü; ihtiyacım olan her şey sensin.

Yine gece, yine hüzün ve yine içimde sen. Ve yine biliyor musun içimde sen olunca hüzünde güzel. Ahmet Hamdi Tanpınar

Kır kalemin ucunu. Bundan sonraki yolculuğumuz aşk yolculuğudur. Aşkı kalem yazmaz ki kitaplarda bulasın.

Sen benim yaşama sebebimsin, benim son nefesimsin, sebepsiz gözyaşlarım, kurduğum tek hayalimsin sen benim cennetimsin.

Takma dişlerimizin yerlerini unutana kadar seveceğim seni. Tansiyonum düşse bile sen düşme diye tutacağım seni.

Hadi gel tut hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe! Benimle uyu benimle uyan. Birlikte varalım nice yıllara…

Ah benim sevdasında bencil; ama yüreğinde sağlam sevdiğim. Aklıma gelişini seveyim, ne güzel darma duman ediyorsun beni.

Çıkarsız sevdim seni, üşürken ısınmaya hasret gecelerde. Yalansız sevdim seni, ölüme esen sabah yellerinde…

Ölsen bile benden kurtulamazsın. Kefen olur bedenini sararım. Yağmur olur üzerine yağarım. Çiçek olur mezarında açarım. Ölsen bile benden kurtulamazsın.

Yüreğim hafif ıslaktır benim kuytu köşelerde ağlamaktan ve rengi hafif uçuktur kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan.

Ey sevgili, ilacım da sensin, çarem de sensin. Yüz parça olmuş gönlümün nuru da sensin. Çaresiz gönlüm de, senden başka ne varsa hepsi yok oldu. Beni kimsesiz bırakma! Gel!

Bir isteğim var sadece senden, onun kokusunu al getir, onu saçlarını al getir, hatta mümkünse onu al getir bana rüzgâr.

Sen benim en kıymetlimsin, en güzel vazgeçilmezimsin. Sevmekle bitmeyenimsin, sen benim hakikatlimsin. En derin, en içimdesin, sen benim en güzel derdimsin…

Dava: Bir aşk hikâyesi, Davacı: Yalnızlık, Davalı: Ayrılık, Şahit: Yeminler, Suçlu: Sevgilim, Ceza: Sonsuza dek seveceğim.

Manşet: Sokak lambası sessizliğiyle aşığım ben sana; kimi zaman parlayıp, kimi zaman yanarak.


Biz sevdamızı çöpte bulmadık ki çöpe atalım.

Tek başıma değilim. Ben ve ümitsiz aşkım var.

Bana eksiklerimi sorma. Sen, derim tamamlayamazsın.

Mutluluğu sende bulan senindir ötesi misafir.

Sen hep gülümse ki yüreğinin güzelliği gülüşlerinde canlansın.

Bahara gerek var mı? Bahar zaten sesin yârim.

Kalbim ellerinde bir kalem; ister mutluluk yaz bana, ister elem.

Aşk acısı olsa da sev, sev ki kalbim bağrım çatlasın.

Hayatta her şey sırayla; önce gözyaşlarını silersin, sonra da buna neden olanları.

Misafir gelecekmiş gibi evini ölüm gelecekmiş gibi kalbini temiz tut. Hz. Mevlana

Benim sadece sana ihtiyacım var. Sesine gözlerine mesajlarına gülüşlerine…

Havanın serinliği tenini ürpertmesin, bedenim yanında olmasa bile, ruhum hep senin yanında.

Rize gibi olmalı aşk, arkana baktın mı yemyeşil tutkular, önüne baktın mı masmavi umutlar.

Şayet aşkın tohumu düşmüşse gönlüne, suyunu esirgeme aşkın hakkını yeme. Pişman olursun ömrünce.

Seni niye mi seviyorum geçmişin içinde kaybolmuş beni, yeniden hayata döndürdüğün için.

Benden nefret edenlerle meşgul olacak vaktim yok çünkü ben bana değer verenleri sevmekle meşgulüm.

Elini tutup, gözlerine baktığım seni seviyorum diye haykırdığım, son aşkım sen olur musun?

Aşk dediğin nedir ki? Tenden bedenden sıyrık çocukların içinde yaşadığı bir çığlık… Ahmet Hamdi Tanpınar

Etkileyici Aşk Mesajları

Seni düşünmek güzel şey… Dünyanın en güzel sesinden, en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey…

Son nefesimde sen derken yanımda olur musun? Yazdığım en güzel aşk şiirinin kahramanı canım sen olur musun?

Gâh eserim yeller gibi gâh tozarım yollar gibi. Gâh akarım seller gibi. Gel gör beni aşk neyledi. Yunus Emre

Sevdan benim gönlüme düştü. Başını gel göğsüme yasla. Beni artık sen gel kıyasla. Bir başkasıyla olmam asla

Bazen bu acı bu yüreğe fazla dersin kendine. Ama hata bizdeki küçücük yürekle kocaman sevmişiz. Ne haddimize.

Her gelen sevmez ve hiç bir seven gitmez derler. Oysa ben geldim seviyorum gidiyorum hala çok ama çok seviyorum.

Ben seni özlerken üşürüm, yağmurların altında tiril tiril titrerim. Üşümeme tek son verecek kişi sensin sevgilim.

Sen görmesen de, ben yaşıyorum, sen bilmesen de, ben özlüyorum, sen duymasan da, ben söylüyorum seni seviyorum.

Böyle delicesine sevmişken hayallerimde seni süslerken, gözlerin gözlerimi görmüşken olumsuz aşkım sen olur musun?

Bir gün zaman kayar ellerinden tutamazsın. Öylesine bendesin ve öylesine sendeyim ki artık unutmak istesen de unutamazsın.

Benimle bir ömür geçer mi ki? Dedim. Seninle geçirmeye ömür yeter mi? Dedi. İşte bu bana bir ömür yetti. Özdemir Asaf

Mevsimlerden sonbahardayım, senin yüzünden. Dünyadaki herkes için herhangi biri ama herhangi biri için dünyalara değersin.

İstisna bir yara gibi kal bende. Hayra yorulan düşlerim ol. Böl gecemi, destursuz gir mabedime, şifa niyetine dokun yüzüme.

Gözlerin gözlerimin önünde perde oldu. Nereye baksam seni görüyorum. Dilimde senin adını sayıklıyorum. Sonsuz aşkım sen olur musun?

Varlığınla başlayan bir günün yokluğunla bitmesine alışamadım. Aklımda olduğunun yarısı kadar yanımda olsaydın, hiç sesiz kalmazdım.

Ah o mavi gözlerin yok mu? Baktı mı insanı derinlere daldıran. Bana bir kez gözlerinle gülsen çok mu? Sendin gözlerinle beni kandıran.

Çekmeye razıyım kaprislerini istersen zincire vur ellerimi. Ne olur bir tanem, anla halimi ben hala deliyim, hala sevdalı. Selami Şahin

Seni seyrettim camdaki buğuda, suya dönüşen nefestin. Sızdı damla aşağılara, camı aştı hayalin, dışarıya geçti. Ben denizlik, sen birikintiydin.

Öfkeni yapraklara yaz sonbaharda dökülsün, derdini rüzgara yaz estikçe uzaklara götürsün, sevgimi kalbine yaz öldüğünde seninle gömülsün.

Tek kaldı dünyam, dünyam olur musun? Deniz kadar sevdim, dalgam olur musun? Ateş gibi yandım, alevim olur musun? Hiç aşık olmadım desem, aşık olur musun?

Hayır! Bu sana son şiirim olmayacak. Ne de son şarkı sözlerim. Asla! Yazacağım her gün yeniden. Her gün bir öncekinden fazla… Ahmet Selçuk İlkan

İçimde bir sevgi var ta kalbimde. Anlatılmayacak kadar derinde. Canım desem, sevdiğim, sevgilim, bir tanem desem. Bütün sözler yetersiz. Aşkın içimde tarifsiz…

Bir umut vardır hiç tükenmeyecek, bir hasret vardır çekilmeyecek, birde ölüm vardır, bir gün elbet gelecek ama sana olan sevgim ne ölecek ne de bitecek.

Sen gecemi gündüze çeviren ayım, gündüzse beni ısıtan güneş, sen içimde kanayan yaram, beni yakan ateşsin. Ve sen benim için aldığım nefes kadar kıymetli paylaşılması mümkün olmayan bir eşsin.

Ne kadar yaşarsan yaşa, sevdiğin kadardır ömrün. Gülebildiğin kadar mutlusun üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin. Sakın bitti sanma her şeyi, asıl şimdi başlıyor.

Aşk başlamadan güzel, Kalplerde heyecan Bakışlarda korku olduğu zaman güzel… Birbirimize sezdirmemek için çırpınış, Başkaları görmesin diye çabalayış, Gözlerim gözlerinin mavisine değdiği zaman.

Seni o kadar seviyorum ki anlatamam hani çocuk bir çift ayakkabıya sevinir ya masumca işte öyle seviyorum seni. Seni görünce öyle rahatlıyorum, öyle sakinim, öyle mutluyum ki o çocuk vardı ya onun bayram sabahı sevinci gibi abartmıyorum insan mutlu olduğunda çocuktur aslında.

Seviyorum seni çok seviyorum, bunu her yerde her an söylüyorum. Gurur duyuyorum gönlüme düşmenden, huzurluyum her dem seni düşlemekten. Sen benim sadece ilk görüşte değil her görüşte aşık olduğum ilk ve son aşkımsın.

Ön Söz: Ağzımın tadı yoksa hasta gibiysem, boğazıma düğümleniyorsa lokmalar, buluttan nem kapıyorsam, inan hep güzel gözlerinin hasretindendir.


Ey yar! Seninle ölmeye geldim. Ateşsen yanmaya, yağmursan ıslanmaya, soğuksan donmaya geldim. Mevlana

Belki hiçbir evrakta isimlerimiz yan yana gelmedi. Ama gayri resmi birçok hayalde ben seninle aynı yastıkta yaşlandım.

Ne sıradan bir sevgiyi yaşayacak kadar basit biriyim. Ne de seni sıradan bir sevgiye malzeme yapacak kadar herhangi biri.

Aşk, koskoca dünya nüfusunu bir anda sadece iki kişiye düşürmeye yarar. Nüfus sayımına gerek yoktur; çünkü aşk hiçbir zaman yerinde saymaz.

Kalbimi ve ruhumu vermemin bir yararı yok, sen zaten bunlara sahipsin. O yüzden sana bir ayna getirdim. Kendine bak beni hatırla.

Seni bana veren rabbime şükürler. Yaşanan senli her anıma şükürler. Göz görüp gönlüm severse sevgim için seni gören gözlerime teşekkürler.

Sana hasret yaşadığım her bir saniyenin değerini bilirim. Çünkü sana kavuştuğumda çektiğim hasreti kutsal yapan geçmişin izleri olacaktır.

Kadehime lacivert bir akşam çöküyor gülüm. Zehrini akıtarak çöküyor. Kartana çeviriyor her saniyeyi. Üşüyorum. Üşüdükçe seni daha çok özlüyorum.

Kalbin bir gün seni sevgiliye götürecek. Ruhun bir gün seni sevgiliye taşıyacak. Sakın acında kaybolma. Bil ki çektiğin acı bir gün dermanın olacak.

Sen benim en doğru yanlışım. Tövbesi olmayan günahımsın. Uzak duramadığım yasaklım, en açık ettiğim saklımsın. Sen başımdan giden aklım, severek çektiğim ahımsın.

Gece midir insanı hüzünlendiren, yoksa insan mıdır hüzünlenmek için geceyi bekleyen? Gece midir seni bana düşündüren yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekleyen?

Bazı aşklar okyanus gibidir. Görmesen de sonunun bir yerde bittiğini bilirsin, şimdi okyanuslar bile kıskanır sana olan sevgimi, görmesem de biliyorum sonunu sonsuza dek bitmeyecek.

Hasretim sana yar, seni sevmem bir kızılcık çiçeğinin baharına dönmesi gibidir. Senin bakışların ömrümü uzatan bir iksir… Ve ben sevgili, şimdiye kadar hiç kimsede hissetmediğim duyguları seninle yaşıyorum.

Mecnun namaz kılan birinin önünden geçer. Adam: “Ey mecnun beni görmüyor musun da namaz kılarken önümden geçiyorsun?” Mecnun: “Be adam ben Leyla’yı düşünürken seni görmedim, sen Mevla’yı düşünürken beni nasıl gördün?”

Senin gözbebeklerin var ya, kadın kadın gülen, insan insan bakan gözbebeklerin. Beni tutsa tutsa gözlerin tutar ayakta. Beni yıksa yıksa gözlerin yerle bir eder. Bir açarsın ki mutluyum. Bir kaparsın her şey elimden gitmiş.

Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi, sahiplendiğinde sadık kalmayı? Sen bilir misin aşık olmayı? Bölünebilir misin ikilere, üçlere, gerekirse binlere? Yapabilir misin? Gerçekten sevebilir misin? Sevmenin demesi olmaz. Unutma; ya çok seversin bir kere, ya da hiç sevmezsin.

Sen benim bakışına hasret kaldığım sesine özlemle bağlandığımsın. Özlemim, hasretim, bakmaya doyamadığımsın. Bahtıma doğanımsın. Olmazsa olmazımsın. Nefretim, öfkem, kinim, sevincim, umudum, düşüm, rüyam, hayalim ama en çok ağlatan, en çok kanatansın… Sen tarifi imkânsızımsın.

Ey sevgili; heyben acıyla dolar da nefes alamazsan gel. Huzur bulacağın kıyılarım senindir. Umutların solar kurur da su bulamazsan beraber sulayalım, gözyaşlarım senindir. Kanadın kırılır da maviye uçamazsan, ne güne duruyor al, kanatlarım senindir. Çaresiz çilelere bir umut bulamazsan, kendime ettiğim dualarım senindir. Mevlana

Manşet: Sensiz bir gün daha akşam oldu. İçim el vermiyor. Biz buna gün demeyelim.


Elimde olsa sesine sarılırdım.

Lanet olsun. Ne muazzam şey seni sevmek!

Sen ülkemin yaz geceleri gibisin.

İnsan sevmeye başladı mı, yaşamaya da başlar.

Bir kalbiniz vardı, onu hatırlayınız.

Göğü kucaklayıp getirdim sana, kokla açılırsın.

Güneş demişken, ellerini çok seviyorum.

Bu şehir güzelse, senin yüzünden… Nâzım Hikmet

Çünkü her bir zerrem aşık her bir zerrene.

Sen bana Allah’ın emanetisin. Seni sevmek aşktır bana.

Sen sabahlar ve şafaklar kadar güzelsin.

Konu ne zaman senden açılsa kapatmaya kıyamıyorum.

Bana yüzünü dönme gece oluyor sanıyorum.

Gözlerin gözlerime değince felaketim olurdu ağlardım.

Sana mahkûm kalmak güzel gözlerinden öperim.

Öyle güzel bakardı ki, sadece beni gördüğünü zannederdim.

Tütünsüz, uykusuz kaldım, terk etmedi sevdan beni.

Şimdi şiir bence senin yüzündür. Şimdi benim tahtım senin dizindir.

Sevgilim sana bir kitap değil bir ömür armağan edilir.

Ayağını bastın odama; kırk yıllık beton çayır çimen şimdi. Nazım Hikmet

Serin bir rüyanın hatırınadır; çektiğim bu dünya ağrısı.

Bazı şeyleri sana yazdığımı düşünüyorsan yanılıyorsun. Her şeyi sana yazıyorum.

Aşk, bile bile razı olduğumuz bir hasar alma mücadelesidir.

Ama unutma, taş duvarlar arasındaki karanlığımın senden başka penceresi yok. Sabahattin Ali

Körsem, senden gayrısına yoksam, bozuksam, can benim, düş benim, ellere nesi?

Mesela, neden senin odanda duran, sen uzanırken ya da uyurken seni bütünüyle gören mutlu bir dolap değilim, neden değilim?

Senin bir havan var, beni asıl saran o. Onunla daha bir değere biniyor soluk almak. Cemal Süreya

Şimdi özlediğim yerden uzanayım sana. Sustuğum şiirden sarılayım boynuna. Tam da şimdi unuttuğum şarkıdan öpeyim seni.

Ben bütün bu manasız iç sıkıntılarından senin var olduğunu hatırlayarak sıyrılıyorum. Ahmed Arif

Su yaratılmamış olsaydı susamayı bilmezdik. Hasret varsa bir yerde mutlaka vuslat da olmuş olmalı. Kavuşmasak özlemezdik.

Mükemmel Aşk Sözleri

Aşk dile gelse kalbine sır sır fısıldasa sağırsan ne fayda…

Ve tam kapıdan çıkacakken seslendi annem: – Yüreğini ört, insanlar soğuk üşürsün!

Ben ali olduğum eyyamda derdinle senin illet-i aşkın etibbası dahi hasta idi.

Allah şahit, seni on iki yaş altı bir çocuğun masumiyetiyle sevdim. Namahremim değildin diye öptüm gözlerinden. Gözlerimden öpme ayrılmayalım, niye demedin?

Yavrum, ben yanlışım, biliyorum da nedir ki bir aşkın doğrusu? Herkesin kendini boğduğu yerde…

Aşka düştüğü besbelliymiş ölmekten korkanların. Oysa ben ölmekten korkmuyorum. Söyle bana ben neden korkmuyorum?

Siz zehir nedir bilmezsiniz zehir aşkı bilir oysa bayım!

Bir balerin bir semazene aşık olursa, sonsuz ışık olur. Peki ya bir semazen, bir balerinin ateşine düşen pervane olursa ne olur?

Yanlışlıkla hangi aşkın odasına girsem ellerin düşlerime süzülür.

Aşkın kutsal bir yanı olduğu bilinmelidir. Eşler arasında geçenler dışarıya yansıtılmamalı. Bu da aşkın kutsallığını ve gizemini bir kat daha artırır.

Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin… Yolları zorIu ve dik olsa da.

İlkin sevgiyi kaybettik, sonra vefayı. Çıplaklık, aşkı ve hatırayı; sür’at hasreti; mal hırsı idealleri öldürdü ve bunların cümlesi dostluğa kıydı…

Uzat ellerini, küçük sürgünüm uzat bana el eledir çünkü aşkla ölüm…

Ve tanıştıkları günden beri uyumamıştı. Çünkü zihni, hücre bilgisini perdeleyecek bir duyguyla doluydu: aşkla. Her ne kadar karşılığı sadece dostluk da olsa. Acımayla terbiye edilmiş bir dostluk.

Ah! Sevgi ne kadar coşkun. Birleştirince sadık yüreklerimizi.

Aşkı hiç tatmamak mı, yoksa tattıktan sonra yalan olduğunu anlamak ve kaybetmek mi? Âşık olan zaten alacağını almıştır, artık bir şey isteyemez, bundan geri o verecektir, hep o verecektir.

Hayatın en güzel bencilliğidir aşk.

Sevdim, dedim. Tek günah buysa sevdim. Bırak zaman göstersin daha çok seveni. Tanrı kahretsin sadakatsizlik edeni.  Yanmaya bırakalım kendimizi tatlı ateşlerinde aşkın.

Evime başın dik olarak ve hiç çekinmeden. Evimin kadını olarak gir.

Fakat bırakın mesafeler olsun birlikteliğinizde. Bırakın dans etsin göklerin rüzgarları aranızda. Birbirinizi sevin ama aşkı pranga eylemeyin: bırakın ruhlarınızın kıyıları arasında dalgalanan bir deniz olsun aşk.

Bu eksik sana değil, bana ait. Bende inanmak noksanmış. Beni bu kadar çok sevdiğine bir türlü inanamadığım için, sana aşık olmadığımı zannediyormuşum. Bunu şimdi anlıyorum. Demek ki, insanlar benden inanmak kabiliyetini almışlar. Ama şimdi inanıyorum. Sen beni inandırdın. Seni seviyorum. Deli gibi değil, gayet aklı başında olarak seviyorum.

Beklentiler aşka karışınca acıtır be evlat… Çünkü asla beklediğinle karşına çıkan aynı olmaz, bu yüzden sevme demem ama seveceksen de; sol yanını ve beklentilerini koy bir kenara, acıyı sevmeye bak. Ve asla harama bulaşma, unutma haramdan kaçındığın için asla pişman olmayacaksın. sozlersitesi.com

İnsan sevdiğini, sevmenin en yüksek noktasındayken yitirdiğinde çektiği acıyı yüceltiyor, salt sevebilmiş olmayı bile mutluluğa, sevince çeviriyordu sonradan. Yarım kalmış aşklar o noktada çürümeden, bozulmadan, mumyalanmış olarak sonsuza kadar korunmuş oluyordu. Böyle bir aşkın anısı kendisinden daha büyük ve kutsaldı kuşkusuz.

Takvimin en güzel yaprağıydı seni tanıdığım gün.

Hadi gel tut ellerimi! Benimle yan! Benimle meydan oku her çaresizliğe! Benimle uyu benimle uyan.

Tam güldüğün yerde başlar yazılan bütün şiirler.

Gel birbirimize hayat olalım. Ayrılırsak hayatını kaybetti desinler. Hayatımın anlamı gel…

Bu zorlu ve çetin hayatta, huzurlu bir nefes aldığım tek yer senin yanındır.

Hâlet-i ruhaniyem’dir kelâm ettiğim lisân! Ya O’nadır, ya O’nunla O’lana, ya Aşk’adır, ya da Aşk’la yanana!

Sen ol da; ister yar ol, ister yara; lütfun da başım üstüne, kahrın da. Sen benim başımın tacısın.

Gönlümün meclisinde herkes konuşsun istemem, kimse müdahale etmesin aşka… Yer gök şahidimdir ki siyasi görüşüm yoktur senden başka…

Benim şiirlerim çay kokar, düşlerim sade sen… Demlikte nefesin, bardakta gamzen.

Sen ruhuma cemre diye damlamadıktan sonra ben bu bedende neyleyim… Aşk da sen, hasret de sen, ben de sen…

Bütün mevsimleri bir günde, bütün yılları bir mevsimde yaşamaya razıyım seninle…

Sen Allah’a dilenen dilek, göklere uzanan ellerimsin. Sen gözümden süzülen yaş, tek düşüncem, hasretimsin. Sen yaşadığım ömür, en güzel günlerimsin.

Hiçbir harfi sensiz bir cümleye kurban etmedim.

Gözlerimde tutuyorum seni, gözyaşlarım sen. Kalbime hapsettim, her atışı sen. Dilimdeki içli şarkı, burnumdaki sıla kokusu, yanımdaki yamacımdaki yoldaşlık, içimdeki bambaşkalık hepsi sen…

Seni bir yaşam boyu bitirmek değil de, sana hep hep yeniden başlamak isterim.

Sen dileklerimsin, yaşadığım hayatın içinde can nefesisin, sen bir değil bin asra bedelsin, sen hayatımda ki tek özelsin.

Hep beraber yaşlanalım, yanımdan hiç ayrılma seni çok ama çok seviyorum aşkım, hayatım.

Seni tahmin edeceğin kadar değil, tahammül edemeyeceğin kadar çok seviyorum. Sana aşkım diye bildiğim için çok şanslıyım.

Bu dünyada acıya, kedere, yokluğa hatta ölüme bile alışabilirim. Ama sensizliğe ve sensiz kalmaya asla alışamam.

Yokluğun yağmura yazı yazmak kadar zor, sensizlik ölüm kadar acı, sen nefes kadar önemli, canim kadar değerlisin.

Sana layık bir aşk olmak için hayatım boyunca çalışacağıma bu mutlu günde bir kez daha söz veriyorum.

Biraz şans, biraz sevgi ve sabır, birer parça zaman, basari ve memnuniyeti de eklersek malzemelere, hepsini karıştırıp senin için uzun ve dileklerinin gerçekleştiği bir “hayat pastası” yapabiliriz sanırım…

Benim en güzel yanımsın, hayat arkadaşım, eşim, canım her şeyim.

Kalbim taştan kayadan olsa, sıcacık sevgi dolu bakışınla erir giderim. Gözlerinden bir damla yaş düşse bu dünyayı ateşe veririm. Sen benim kıymetlimsin.

Annenden Allah binlerce kere razı olsun, senin gibi bir insanı doğurduğu için.

Kalp midir insana sev diyen yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? Sahi nedir sevmek; bir muma ateş olmak mı, yoksa yanan ateşe dokunmak mı?

Hayat arkadaşım, can yoldaşım, gönüldeşim seni çok ama çok seviyorum.

Doğduğun gün bulutları yırtarak, bir güneş gibi etrafına aydınlık saçarak girdin hayata. Hep sevgiyle yaşa!

Sen benim hayat arkadaşım ve en kıymetlimsin. Allahım sana sağlık, afiyet versin başımızdan ayırmasın.

Bu gözler seni gördü başkasını görmez artık, bu yürek senle güldü başkasıyla gülmez artık, bu gönül seni sevdi başkasını sevmez artık, bu ömür senle biter başkası olmaz artık.

Bin yıl ömrüm olsa bin yıl seni severdim, bin yıl seni sevseydim bin yıl daha isterdim sevgilim, ilk ve son aşkım.

Takvimin en güzel yaprağıydı, seni tanıdığım gün.

Gözlerin çocukluğuma inmek gibiydi, belki de o yüzden inandım her masalına…

Okyanusla, gökyüzü gibiydik biz seninle. İkimizde maviydik, birlikte gibiydik. Aslında hiç birleşmemiştik.

Öyle bir seveceksin ki, yüreğinden kimse ayıramayacak. Ve öyle birini seveceksin ki, seni gözleriyle bile aldatmayacak.

Aşk namaz kılmaya benzer; niyet ettikten sonra etrafa bakılmaz.

Sevdan üflendi bir kere vakit aşk-ı kıyamet. Sen kopuyorsun yüreğimde; gönlüm gönlüne emanet.

İster yar ol, ister yara. Lütfun da başım üstüne kahrın da…

Ey canımın sahibi yar. Sen benimle olduktan sonra kaybettiklerimin ne önemi var.

KirIi bir çocuk yüzüyüm kapında; ama dünyanın en temiz gözleriyle bakıyorum sana. Şeker değil istediğim, yüreğini koy avuçlarıma.

Aşk sevgilim, seni düşlerken saç diplerimin bile terlemesi.

“Yan yana” ayrı yazılır, biz hep “sımsıkı” olalım…

Bendeki yerin anayasadaki ilk 3 maddeye benzer sevgili; değişmez, değiştirilemez, değişmesi teklif bile edilemez.

Mutlu olmak kimin umurunda, sen yanımda ol yeter.

Yüzüme okunmuş bir dua gibisin sevgilim. Çok şükür bugün de aşığım sana.

Öyle ucuz değil gül koklamak, gül tutan ele diken batmalı. Bir aşka gönül veren, o aşkın kapısında yatmalı…

Aşktan yana yaşadıklarımı bilseydin eğer, halen sevebiliyor oluşuma aşık olurdun.

Aşk; bir bakıma sobaya dokunmak gibidir. Bir defa yanarsın, izi kalır. Sonra bir daha dokunmazsın sadece yanına yaklaşırsın.

Gülüşünü seversin, sesini seversin, sohbetini seversin. Sevmek için illa ki yüzünü görmek şart değil; yüreğinde duruşunu seversin.

“Çok” sevilmeye değil, “hep” sevilmeye ihtiyacım var.

Aşk bir uçurumdan düşmek gibidir, bunun için sevgiliye “yar” denilir.

Bir çift göze aşık ve diğer bütün gözlere körüm.

Boğazıma takıldı sevdan. 3 kere sırtıma vur helal de; alışık değilim harama, ondan olacak herhalde.

Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık ”sevda” da boğulur…

Büyük bir zat der ki; eşimle tanıştığım ilk gün, diğer bütün kadınların cenaze namazını kıldım.

Yağmur başladı. Gelse de ıslansak dediği biri olmalı insanın.

Kalp midir insana sev diyen, yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? Sahi nedir sevmek? Bir muma ateş olmak mı, yoksa yanan ateşe dokunmak mı?

Onunla kavga etmeyi, başkasıyla gülmeye değişmem.

Sonunda aşk acısı olsa da sev, çok sev. Usul usul gir yüreğime, kalbim bağrım çatlasın.

Aşk’a yalan deme. Eğer öyle ise; Yusuf ile Züleyha’nın Kur’an da işi ne.

Yum gözünü aç elini. Yüreğim senindir. İster cam kenarına koy, güneş alsın. İster can kenarına koy, hep sende kalsın.

İnan gözümde hiç bir değerin yok, ne varsa kalbimde.

Bana büyük bir şaka yap gülüm. Kaldır gecenin lacivert perdesini gülümseyen gözlerinle. Yarına çıkart beni ne olur.

Aşk davaya benzer, acı çekmek şahide. Şahidin yoksa davayı asla kazanamazsın.

Aşk diye bir şey yaşıyorum. Ne tek tarafIı demeye dilim var. Ne de karşılıkIı olduğuna ispatım.

Aklımda işin yok. Durup durup aklıma gelme. Yanıma gel, mevzu kalbimde.

Doğan her günün sabahında içimde gözlerini görebilmek aşkı olmasa, inan hiçbir şeye değmezdi yaşamak.

Büyük aşklar ya sonsuzdur, ya da onsuz.

Öyle bir ‘yâr’ sev ki evladım; elinde su tasıyla, iftarı bekleyen oruçIu gibi beklesin seni.

Ve aşk. Herkesi ona benzetip, kimseyi onun yerine koyamamaktı.

Asla aşk acısı çeken birine aşık olmayın; çünkü o kişi yaralıdır ve yara bandı olarak da sizi kullanır.

Sus be yüreğim, ben de biliyorum özlediğimi; sus da bilmesin özlendiğini.

Merhaba sevdiğim; ben o sevmediğin. Bugünde mi geçmedim aklının kıyılarından?

Kalbe Dokunan Aşk Sözleri

Onun kalbi başkası için attığında; sizinki durur. Cemal Süreya

Seni sende öldürene aşk diyorlar. O edip onunla diriltene sadakat. Serdar Tuncer

İnsan ölmek isteyince, sevecek birini buluyor mutlaka. Serkan Özel

Beğendiğiniz bedenlere hayalinizdeki ruhları koyup aşk sanıyorsunuz. William Shakespeare

Aşk öyle engin bir denizdir ki, ne kenarı vardır, ne de ucu bucağı.

Açık çay içerdi hep, demli olunca bardağın diğer tarafından beni göremezmiş, öyle derdi. Cemal Süreyya

Aşkın ilk soluğu mantığın son soluğudur.

Bütün şairler sana mı âşıktı ki her okuduğum şiirde, dinlediğim ezgide sen vardın.

En sürekli aşk karşılığı olmayan aşktır.

Aşk nedir, bilmiyorsan gecelere sor, şu sapsarı yüzlere, şu kupkuru dudaklara sor.

Aşkımızın suya düşeceğini bilseydim, balık olurdum.

İnsanlar hep birilerinin peşinden koşarlar, ama dönüp de kendi peşlerinden koşanlara hiç bakmazlar.

Tek başıma değilim ben ve ümitsiz aşkım var.

Sen, sen ol kelimelere fazla takılma. Aşk diyarında dil zaten hükmünü yitirir. Aşık dilsiz olur.

Bir delinin seni öpmesine izin ver, ama bir öpücüğün seni delirtmesine izin verme.

İnsanlar hep birilerinin peşinden koşarlar, ama dönüp de kendi peşlerinden koşanlara hiç bakmazlar

Eğer geceler seni düşündüğüm kadar uzun olsaydı asla sabah olmazdı.

Aşk, davaya benzer, cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki.

Her yağmur damlası seni seviyorum demek olsaydı her yeri sel götürürdü.

Aşk çoraba benzer; çifttir ve birbirine uymalıdır.

Gözlerimden akan yaşlar delilim söyleyen dil masumiyetim sensiz geçen günler şahidim olsun ki seni daima seveceğim.

Seni sevdiğim kadar yaşasaydım; ölümsüzlüğün adını aşk koyardım.

Yer gök sen olsaydın ne yere sığardı bu aşk nede toprağa. Yerde bendim gökte ben. Neyine yetmedim de sığamadın bir sen.

Seni sevdiğim kadar ibadet etseydim; cennette köşküm olurdu.

Susarak unutmayı, yaşayarak alışmayı, güvenerek aldanmayı, severek kaybetmeyi öğrenmiş bir insan için ‘yalnızlık’ dert değil, sadece zevktir.

Gökyüzündeki bütün yıldızları toplasan bir tek sen etmez, fakat bir tek sen hepsine bedelsin.

Zira her ne kadar başkaları aksini iddia etse de aşk dediğin bugün var yarın yok cici bir histen ibaret değildir.

Sen sahra çöllerinde bir gül olsan seni kurutmamak için göz yaşlarımla sulardım seni.

Nice insanlar gördüm kalpleri bomboş ama mutlu, çok az insanlar gördüm kalpleri sevgiyle dolu ama aşk ateşiyle yanıp kavrulan, hüzünlü ve mutsuz!

Sen gözlerimde bir damla yas olsaydın seni kaybetmemek için ömür boyu ağlamazdım!

Ben seni unutmak için sevseydim sana olan tutkunluğumu kalbime değil günesin çıktığı zaman kaybolan buğulu camlara yazardım.

Eğer aşkta güzel bir an varsa oda başkalarını baştan çıkartan o yüreğin benim için kan ağladığı zamandır.

Hayatta üç şeyi sevdim. Seni, kalbimi, ümit etmeyi. Seni sevdim, sensin diye. Kalbimi sevdim, seni sevdi diye. Ümit etmeyi sevdim, belki seversin diye.

Sen benim hayatımda olduğun sürece, ne sen kimseye rakip ne de kimse sana rakipti. Çünkü sen benim için daima tektin.

Rüzgarın kemanini çaldığı ve damlaların pencerene vurduğu bir gecede yatağına uzanıp hayalini kurduğun ve keşke dediğin tüm güzellikler senin olsun.

Ne insanlar tanıdım yıldızlar gibiydiler. Hepsi göklerdeydi parlıyordu. Ama ben seni güneşi seçtim. Bir güneş için bin yıldızdan vazgeçtim.

Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! Hani en güzel aşklar imkansız gelir ya insana, imkansız olduğun için tutkunum sana.

Hayata niye geldim diye düşünmeye başlamıştım 19umdan sonra seninle tanışınca anladım dünyaya geliş sebebimi.

Önce düştüğümde kalkmayı, sonra aleve dokunduğumda acıyı, sevmeyi öğrendim, sevilmeyi. Her şeyi öğrendim de yalnız seni unutmayı öğrenemedim!

Bir gül olmak isterdim neden mi? beni koparıp kokladığında vücudunun derinliklerine girip bir daha oradan çıkmamak için.

Aşk bir su damlası olsaydı okyanusları, bir yaprak olsaydı bütün ormanları, bir yıldız olsaydı tüm kainatı sana vermek isterdim. Ama sadece seni seven kalbimi verebiliyorum.

En büyük okyanusta bir su damlası olmak, uçsuz bucaksız sahilde bir kum tanesi olmak ama en önemlisi milyonlarca insanın içinden senin sevgilin olmak isterdim.

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir