Süleyman Hilmi Tunahan Sözleri sayfamızda Üstaz Süleyman Hilmi Tunahana ait tüm sözleri bulabilir ve facebook, twitter, whatsapp üzerinden tüm sevdikleriniz ile ücretsiz bir şekilde paylaşabilirsiniz.

Süleyman Hilmi Tunahan Kimdir?

Süleyman Hilmi Tunahan Efendi Hazretleri (Ks) Osmanlı’nın yetiştirdiği son büyük âlimlerdendir. Silsile-i Saadat‘ın yani Nakşibendiyye Silsile’sinin 33. ve son halkasıdır.

İsmi Süleyman Hilmi Silistrevî, cumhuriyet kurulduktan sonra dedelerine nisbeten -Tunahan- soyadını almıştır. Künyesi,küçük yaşta vefat eden oğluna istinaden EBU’L-FÂRUK’tur.

Milâdî 1888, Rumî 1304 , Hicrî 1305 tarihinde dünyaya gelmiştir. Babası Hocazâde Osman Efendi annesi Hatice Hâtundur. Dedesi Ulemâ’dan Kaymak Hâfız adıyla ma’ruf bir zat olup soyu, Hz. Peygamber Efendimiz Sav’e mensup SEYYİD olan İdris Bey’e dayanır.

İdris Bey; Fatih Sultan Mehmet Han’ın Rasûl-i Zîşân Efendimiz’e (s.a.v.) aşırı sevgi ve saygısından dolayı;Yer yüzünde Evlâd-ı Rasûl’den kimler kalmıştır diye yaptırdığı araştırma neticesinde, şeceresine hiç şâibe, şüphe karışmamış olduğunu tesbit ettirdiği, Türkistan’lı bir sozlersitesi.com  zât olup, Fatih Sultan Mehmed tarafından İstanbul’a getirtilip, kız kardeşi ile evlendirilerek, TUNA havâlisinin mâlî işlerini takip etmek üzere “Tuna Hân’ı” olarak tayin edilmiş fazilet sâhibi bir seyyiddir.

Süleyman Hilmi Silistrevî  Tunahan, Milâdî 1888 Hicrî 1305 yılında, o zaman Devlet-i Âli Osmânî hudutları içinde yer alan Silistre’ye bağlı Hezergrad kasabasının Ferhatlar köyünde sozlersitesi.com dünya’ya gelmiştir. Böyle muhterem bir zâtın sözlerini okumak bi iznillah gözlerimizin kirini, gönüllerimizin pasını silmeye vesile olacaktır.

Süleyman Hilmi Tunahan Sözleri Resimli

Suleyman Hilmi Tunahan Sozleri 1

✦ Müşrikler dine karşı gelemez, âciz kalırlar, silâha sarılırlar.

Suleyman Hilmi Tunahan Sozleri 2

✦ Kabir âlemine vâkıf olmak, evliyaullahın en basit kerâmetidir.

Suleyman Hilmi Tunahan Sozleri 3

✦ Amelsiz ilimde ve ıslah olmayan amelde, hayır kokusu bulunmaz.

Suleyman Hilmi Tunahan Sozleri 4

✦ İhlâs ile elde edilen ilim, aynı ibadettir.

Suleyman Hilmi Tunahan Sozleri 5

✦ Namazda tâdil-i erkâna riayetsizlik, mâişet sıkıntısı getirir.

Suleyman Hilmi Tunahan Sozleri 6

✦ Arş-ı âlâdan düşenin parçası bulunur; ama mürşitlerin kalbinden düşenin parçası bulunmaz.

 Cemaat ile namaz kılarken, iftitah tekbirinden sonra Sübhaneke’yi müteakiben, Euzübillehi mineş’şeytânirracîmi de okuyup, besmeleyi imam efendiye bırakınız! ‘Euzü’ sebebiyle şeytanın vesvesesinden emin olursunuz!

✦ Namazda; kâde-i âhirede, tahiyyat, salli, barik ve Rabbenâ dualarından sonra, teşrik tekbiri getirip öyle selâm veriniz!

 Salât-ı vitirde kunut dualarını okuduktan sonra, rükua varmadan önce salât-ı müncine’yi okuyup, öyle rükua varınız! Zira salât-ı vitir gecenin son namazı olduğundan, günde beş vakit kıldığınız namazın sonunda, vazifeli melekler alıp, vech-i rahmana arza götürürken, Rasulullah Efendimiz, kendisi üzerine getirilen salavât-ı şerife mührünü namazların âhirinde götürdüklerinde, tereddüt etmeden Cenab-ı Hakka arz ederler; namazlarınızın kabulüne vesile olur.

✦ Namazın akabinde tespih duası için okuduğunuz âyete’l kürsi’yi müteakiben, muavvezât’ı (ihlâs-ı şerif, felak ve nâs sûreleri) da okuyunuz! Zira bunları okuduktan sonra tesbihlere geçilirse, sozersitesi.com Cenab-ı Hakk gerek içimizdeki hastalıklara gerek dıştan gelecek hastalıklara, belâ ve musibetlere bu sûreler sebebiyle mâni olur, nefsimizden ve dıştan gelecek hastalıklara şifa ihsan eder, belâ ve musibetlerden muhafaza buyurur.

 Kuduri okunan bir yerde harp, zelzele, yangın olmaz ve okuyan kimse dünya ve âhiret sıkıntısı çekmez.

✦ Bir kimse çıplak olarak helâya giderse veya çıplak olarak yatarsa, o evden bereket kalkar ve orada hayırdan eser kalmaz.

 Yecüc ve Mecüc, Allah-u Teâlâ’ya âsi olan demektir.

✦ Müslümanlar hem dünya hem de âhiret için çalışırlar; kâfirler ve müşrikler ise yalnız dünya için çalışırlar.

 Salât-ı Vitr’in birinci rek’atında sûre-yi Fâtihâ’dan sonra elemneşrahleke, ikinci rek’atında tebbet, üçüncü sozlersitesi.com rek’atında ihlâs-ı şerif sûrelerini okuyan kimsenin dişleri sağlam ve sıhhatli olur, diş ağrısı nedir bilmez.

✦ Namazda İnna enzelnâhü okumak, bin âyet okumak gibidir. Âyet-el Kürsî de öyledir.”

 Besmele ile kesilmeyen bir hayvan nasıl laşe  olursa, içine tevhid-i ilâhiyi koymayan insanlar da, aynı şekilde laşeleşmiş birer necistirler.  Yani mânen ve hakikaten necistirler, eğer zahiren necis olmuş olsalardı o zaman tutup temas ettikleri şeylerin yenmemesi veya yaptıkları eşyaların kullanılmaması lâzım gelirdi.”

✦ Allahumme’r zuknâ hıfzal mürselîn… duasını bir ay boyunca 70 kere seher vaktinde okumaya devam eden, unutmak nedir unutur.

 Bu dinin garip anlarında hizmetini gören, saltanatını sürmeden ölmez.

✦ Cennet ehli, kendi aralarında ne kötü kelime ne de yalan söz işitirler. Çünkü cennette nefis yoktur. Orada yalnız envâr-ı ilâhî vardır. Binaenaleyh cennetteki mü’minlerin letâifi, kendiliğinden zikr-i Mevlâ ile meşgûldür.

 Üzerinde misvak taşıyan felç olmaz.”

✦ Asr-ı saadet bir daha yaşanmadıkça, kıyamet kopmaz.

 Allah(c. c.)’ya kavuşturacak, vâsıl edecek, yakın olacak şey sohbettir.

✦ Bir mü’minin yaşayışının sıkıntılı olması, âhiretinin sıkıntısız geçeceğine alâmettir.

 Ayasofya açılmadan, Türkiye’nin felâha ermesi mümkün değildir. Eğer açılırsa kurtulur; çünkü orada Peygamberimiz(S.A.V.)’in iziyle beraber 70.000 ruhani vardır!”

✦ İhlâs ile edâ edilen ibadetler, belâlara mânidir, sahibine zarar vermez.”

 Bizim para, pul, mevki, makam, siyaset, politika, kavga ve gürültü ile işimiz yok. İstisnasız her Müslüman çocuğunu da okuturuz, bir tek fert geri dönmüşse haber versinler.

✦ Dünya, âhiretin gölgesidir. Sen güneşi arkana alırsan, gölge önüne düşer. Ne kadar kovalarsan yakalayamazsın. sozlersitesi.com Ama güneşi eline alırsan, o zaman gölge arkada kalır ki, arkamızdan gelecektir. Siz de dünyayı arkanıza alın!

 Ya Rabbi! Biz imtihan ehli değiliz, bizi imtihan etme! Habibinin iltiması ile bizi bu âlemden imtihansız olarak göçür.

✦ Vazifemiz, cehennemin önündeki kütükleri kurtarmaktır.”

 Ya Rabbi! Biz imtihan ehli değiliz, bizi imtihan etme! Habibinin iltiması ile bizi bu âlemden imtihansız olarak göçür.

✦ Şu boğazın suları nasıl akıyorsa, insanlar da cehenneme doğru öyle akıp gider.

Allah kerimdir amma kuyusu da derindir. İp ve kova olmayınca su çıkmadığı gibi, nur ve feyz de çıkmaz.

✦ Atom’un arz üzerinde müddet-i te’siri elli sene olduğu gibi, decâcilenin bu ümmet üzerinde müddet-i fesâdı dahi elli senedir.

✦ Benim evlatlarıma Tarih öğrenmek farzdır.

✦ Benim evlatlarım, bildiğinin âlimi, bilmediklerinin tâlibidirler.

✦ Benim evlatlarımın her biri bir Süleyman’dır. Ben daha yüz sene yaşayacağım.

✦ Benim evlatlarım, Yusuf (a.s.) güzelliğindedir.

✦ Ben size “eceztü” dediğim zaman sizler alim olmadınız, ilmin anahtarlarını almış oldunuz. Bu aldığınız anahtarla Anadolu’ya gidecek, büyük büyük kitapları açacaksınız ve onun içindeki hakikatleri Ümmet-i Muhammed’in evladına anlatacaksınız.

✦ Ben şu denî dünyayı, evlâtlarımın kirli tırnağına değişmem.

✦ Bir meşaiyyun var, bir de işrakiyyun var. İşrakiyyun: Önce inanıyor, sonra hikmetini araştırıyor. Meşaiyyun bunun zıddıdır. Kainatı inceler Allah’ı bulur. Bizim sûfî mezhebimiz işrakiyyun üzerine kurulmuştur. Zahirilerle farkımız; biz cevizin içini, onlar kabuğunu yerler.

✦ Biz akla ve zekâya kıymet vermeyiz. Salıverdin mi evinin yolunu bulabilecek kadar aklı olsun kâfidir.

✦ Biz Cenab-ı Hakk’ın ahirette bize vereceği selahiyetle, mahşer halkına şöyle dürbünle bakacak, kimin bize bir merhabası, ilgisi, sevgisi, alakası, Allah yolunda bir hizmeti varsa hepsine şefaat edeceğiz.

✦ Biz, terakkî anlarında çürükleri terkederiz. Asker de harekât ânında hastaları bırakır. Bununla beraber, nâdim olup dönenler, kabul olunur.

✦ Bize gelinceye kadar bütün piran, bu alemden giderken, kendilerinden sonra, kendileri gibi yetiştirdikleri birisini vazifelendirerek bu alemden gitmişlerdir. Yalnız bana mahsus olmak üzere ben bu alemden gittikten sonra benim tasarrufum daha 40 yıl devam edecektir.

✦ Bize şemsî tecellî verildi. Hangi yöne nazar ettiysem, orası ihyâ oldu.

✦ Bizim bu alemde bir tek işimiz var. O da yavrularımızın kalblerine Allah (c.c) ve Peygamber (s.a.v) sevgisi ile iman ve İslâm nurunu yerleştirmektir.

✦ Bu dünyanın cefâsından sefâsına sıra gelmez, gâfil olmayın, ilme çalışın, geçen günler geri gelmez.

✦ Ders okuturken takıldığınız bir yer olursa, orada fazla durmayın. Nasıl ki etrafı kazılan bir ağaç kolayca devrilirse, evveli ve âhiri anlaşılan kitabın da ortasını anlamak kolaylaşır.

✦ Dışımız halk ile, içimiz Hak ile…

✦ Din asıl, dünya ve siyaset fer’idir. Dünya ve siyaset dinin inkişâfına alet olabilir. Fakat din, dünya menfaat ve siyasetine âlet olamaz. Âlet edenlere lanet vardır.

✦ DinamitIe su içinde ölen balıklar haramdır. Gayr-i merzuk olanları da mahvettiğinden bu işte hayır yoktur, hadiseler zuhur eder.

✦ Edep, akıl ve şeriata muvâfık hâl ve harekete denir.

✦ Ey İslâm Cemaatı! Biz hayatta olduğumuz müddetçe, Resûlullâh’ın eshâbına yalan isnadında ve iftirada bulunulabileceğini mi zannediyorsunuz? Böyle bir zanna kapılmayınız, çünkü biz hayattayız.

✦ Göz ve kan verip almakta mahzur yoktur. Zira aza-yı ârıziye olup, azayı asliyyeye tabidir. Yani, kötüye kullanılırsa mesuliyeti alan kimseye aittir.

✦ Her yerde birlik ve beraberlik lazımdır. Muvaffak olmak için her hususta ittifak etmeli ve dayanışmayı asla elden bırakmamalıdır. Çünkü Allah’ın nusreti, maddi ve manevi yardımı cemaat ile beraberdir. Toplu çalışanlar bunun semeresini kısa zamanda elde ederler.

✦ Hizmet muvaffak olsun da, varsın bizim yerimiz caminin pabuçluğu olsun

. ✦ Hulûs-i kalble tahsil olunan ilim, ayn-ı ibâdettir.

✦ İlim, muhabbet, kâmil itikad ve havf isyâna mânidir.

✦ İlim, nûr-ı ilâhidir. İnsan ise kovan. Kirli bir kovanda arının durmadığı gibi, isyan ve zulmetle kirlenmiş vücud ve kalbde de ilim durmaz.

✦ İlim vukuata tabidir. Vukuat ilme tabi değildir. Ve herkesin işi kendi efal-i ihtiyarisine bağlıdır.

✦ İlmin farz-ı ayın olduğu bu günde, sekiz saatten aşağı ders okumak kâfî gelmeyecek.

✦ İmâm-ı Rabbânî Ahmed-i Fârûkî es-Serhendî hazretleri, Ben nefsin ne kadar büyük bir düşman olduğunu, ancak onyedi senede öğrenebildim“ buyurmuşlardır.

✦ İmansız ve zındıklaşmış din düşmanlarının aleyhinde konuşmak, gayret-i diniyyeden olduğu için gıybet değildir.

✦ İnsan bilmediğinin düşmanıdır. Nurdan haberi olmayan, ondan zevk almayan insan, nurun düşmanı olur.

İnsan gibi, ilminde anâsırı erbaası vardır; ağızdan öğrenmek ve anlatmak, gözünden görmek, kulağından işitmek, eliyle yazmakla beraber, kalbiyle de feyz-i iIâhiyi çekecek.

İnsanlarla iyi geçininiz. Kimseyi darıltmayınız. Günün birinde araba kaldırmaya olsun, yarar.

✦ İttika; iman ile küfürden, ibadet ile isyandan, füyüzat-ı ilahi ve rabıta ile de gafIetten muhafaza etmek manasınadır.

Kâinatı saran karanlığı kaldırma zamanı gelip de, ezelî hüküm icâbı ins ü cinnin nebîsi, Habîbü Rabbi’l-Âlemin Kur’ân-ı Kerim’Ie gönderilip âleme safâ verdiği gibi o Resûlullâh’ın hususî yaratılmış vârisleri de, ilâ yevmi’l-kıyam devam edecek olan dîn-i mübîni, binlerce belâya katlanarak yılmadan yürütecekler.

✦ Kalemsiz talebe, kurşunsuz avcıya benzer.

✦ Maşayı ateşe koyup çekmekle ısınmaz, beklerse ateş gibi olur, dersler de böyledir. Az okumaktan istifade o kadar olur.

✦ Meyve veren ağaca kuru denilmediği gibi, eseri devam eden zevata da ölü denmez.

✦ Râbıtaya ehil olmayanlara ilim öğretmek harâminin eline kılıç vermek gibidir. Fuyûzât-ı iIâhiden mahrum olduklarından öğrendikleri ilmi dünya menfaatine âlet ederler.

✦ Rütbesi yüce olan kimselerin, kendilerinde cemal sıfatı galip olduğundan kafir ve asilere helak değil, hidayet diler. EhI-i küfrün kâffeten helak olup cehenneme gitmesinde fayda yoktur. Enbiya-yı mürselîn insanların hidayeti için gönderildiler, helakı için değil.

Sahâbi: Resülullah (s.a.v)’in daire-i imkan ve daire-i emkine-i külIiyenin tamamını kendi letaifinden nazar ederek, seyr-i sülûkunu bir anda itmâm ettiği kişi demektir.

✦ Sihir, insanın nefsindeki habâseti, başka bir habâsete bağlayarak, bir başkasına havâIe etmektir.

✦ Süleyman aleyhisselâm, Yalnız başına bir orduyu mağlup etmek ne kadar zor ise, nefs-i emmâreyi mağlup etmek ondan daha zordur“ buyurdular.

✦ Tarîk-i Nakşî; rabıta yolu, enbiya ve mürselîn yolu, ârifler, kâmiller, sıddîklar yoludur. Tarîk-i müşahede ve tarîk-i şühuddur.

✦ Tırnağını şu dünyaya değişmediğimiz bir evlâdımız için, küre-i arzın altı üstüne gelse, bir şey lâzım gelmez.

✦ Varis-i Muhammedî ve sahib-i zamanın sonuncusu, sâdât-ı kiramdan olup bu devlet Türkiye’ye ihsan olunmuştur. İmam-ı Rabbanî (k.s.) Hindistan’da, Hz. Şah-ı Nakşibend ve Mevlana Siracüddin sozlersitesi.com Buhara’da, son sahib-i zaman da Türkiye’de zuhur etmiştir. Cümlesi sâdâttan (altun silsileden) olup bu tarik-i âlinin yüceliğine şehadet eder. Irk ve miIIiyet gözetmeden Hindistan, Pakistan ve Buhara’dan emanet-i kübra, ilahi irade icabı Türkiye’ye intikal etmiştir.

✦ Yâ Rabbî! Dünyayı kalbime koyma, elimden de alma. sozlersitesi.com

İnşallah sözleriyle istifade edip hayatımıza çeki düzen verenlerden oluruz. Hatırlamadığımız, unuttuğumuz sözlerini yorumda yazarsanız Ümmeti Muhammed’in faydasına sunmuş oluruz. Sağlıcakla kalın vesselam.

Yorum Gönderin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir